MAHKEMESİ: Ümraniye 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/05/2012NUMARASI : 2010/1155-2012/452Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından başlatılan bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı borçlu vekilinin, dayanak senedin vadesinde tahrifat yapıldığından bahisle kambiyo vasfında bulunmadığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadırTTK.nun 690.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı kanunun 615.maddesi hükmüne göre, "poliçe görüldüğünde, görüldüğünden muayyen bir müddet sonra veya keşide gününden muayyen bir müddet sonra ya da muayyen bir günde ödenmek üzere keşide olunabilir. Vadesi başka şekilde yazılan veya birbirini takip eden vadeleri gösteren poliçeler batıldır….". Ayrıca vade tarihinin tanzim tarihinden önceki bir tarih olması halinde de senet bono niteliğini taşımaz.Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarının incelenmesinde, dayanak senetteki vadenin 25/06/2010 iken yıllar hanesinin yüzler basamağında evvelce mevcut “1” rakamının üzerinde “0” rakamının, onlar basamağında mevcut “0” rakamının üzerine yan yana iki adet “1” rakamı yazılarak üzerlerinden gidildiği, birler basamağında mevcut “0” rakamı üzerinden gidildiğinin belirtildiği, diğer bir ifade ile takip dayanağı senedin tahrifat öncesi vade tarihinin 25.06.2100 tarihi olarak gösterilmiş olup, bu durumun maddi hata olduğu ve senedin bono olma vasfını da etkiler nitelikte bulunmadığı, tanzim tarihinin ise 17.07.2009 olduğu, diğer yandan vade tarihindeki paraf imzasının da borçlunun eli ürünü olmadığının belirtildiği görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, senette tahrifat yapılmadan önceki tarihler gözetildiğinde senedin kambiyo vasfının etkilenmediği düşünülmeksizin istemin reddi yerine yazılı gerekçe ile takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.