2. Daire 2011/1065 E. , 2014/5119 K."İçtihat Metni"Adalet
Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz
olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.
Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı) : Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı (Dava, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'na karşı açılmıştır.)
Vekili : Hukuk Müşaviri …
Karşı Taraf : …
Vekili : Av. …
İsteğin Özeti : Adana 2. İdare Mahkemesi'nce verilen
26.11.2010günlü, E:2010/924, K:2010/1494 sayılı kararın, dilekçede
yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49.
maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
Cevabın Özeti : Cevap verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi : Murat Aksakal
Düşüncesi : İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hüküm veren Danıştay İkinci Dairesi'nce işin gereği düşünüldü:
Dava, Osmaniye Tarım İl Müdürlüğü'nde Veteriner Hekim olan davacının
Rize Valiliği emrine naklen atanmasına ilişkin 26.05.2010 günlü, 47
sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
Adana 2. İdare Mahkemesi'nin 26.11.2010 günlü, E:2010/924,
K:2010/1494 sayılı kararıyla; Anayasa'nın 41 ve 657 sayılı Devlet
Memurları Kanunu'nun 72/2'nci maddelerinde yer alan hükümler gereği,
davacının eş durumunun dikkate alınması ve eşinin kurumuyla koordinasyon
kurulması gerekirken, bu husus dikkate alınmaksızın tesis edilen dava
konusu işlemin hukuka ve mevzuata aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline
hükmedilmiştir.
Davalı idare, davacı hakkında düzenlenen 09.04.2010 günlü, 2010/2-1
sayılı Soruşturma Raporuna dayalı olarak naklen atama işleminin tesis
edildiği, davacıya isnat edilen fiillerin soruşturma sonucunda sübuta
erdiğinden bahisle tesis edilen dava konusu atama işleminin hukuka uygun
olduğunu öne sürmekte ve İdare Mahkemesi kararının temyizen incelenerek
bozulmasını istemektedir.
Anayasanın 41'inci maddesinde, "Aile, Türk toplumunun temelidir ve
eşler arasında eşitliğe dayanır. Devlet, ailenin huzur ve refahı ile
özellikle ananın ve çocukların korunması ve aile planlamasının öğretimi
ile uygulanmasını sağlamak için gerekli tedbirleri alır, teşkilatı
kurar." hükmüne yer verilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun, memurların yer değiştirme
suretiyle atanmalarını düzenleyen 72. maddesinin değişik 2. fıkrasında
da, "Yeniden veya yer değiştirme suretiyle yapılacak atamalarda; aile
birimini muhafaza etmek bakımından kurumlar arasında gerekli
koordinasyon sağlanarak memur olan diğer eşin de isteği halinde ataması,
atamaya tabi tutulan memurun atandığı yere 74 ve 76'ncı maddelerde
belirtilen esaslar çerçevesinde yapılır." hükmüne yer verilmiş; yine
aynı maddede yer değiştirme suretiyle atanmaya tabi memurun atandığı
yerde eşinin atanacağı teşkilatın bulunmaması ya da teşkilatı olmakla
birlikte niteliğine uygun boş bir kadronun bulunmaması ve ilgilinin de
isteği halinde, memura eşinin görev süresi ile sınırlı olmak üzere
(belirtilen şartlarda) izin verilebileceği hükme bağlanmıştır.
Anayasanın ve 657 sayılı Kanun'un sözkonusu düzenlemelerine göre;
farklı kurumlarda çalışan eşlerden birinin hizmet gereği başka bir yere
naklen atanması halinde diğer eşin çalıştığı kurumla gerekli
koordinasyonun sağlanması ve bu eşin de isteği halinde aynı yere
naklinin yapılması idare için bir yükümlülüktür. Ancak, 657 sayılı
Yasaya tabi bulunan bir kamu görevlisinin hakkında yapılan soruşturma
sonucuna göre naklen atanmasının zorunlu olduğu durumlarda, aile
birliğinin korunması ilkesi ile kamu hizmetinin düzenli bir biçimde
yürütülmesi gereği arasında bir denge kurulması ve sadece eş durumu
değil, kamu yararı ve hizmet gerekleri de gözetilmek suretiyle bir
değerlendirme yapılması gerekmektedir. Kaldı ki; farklı kurumlarda
çalışan eşlerin; soruşturma sonucuna göre naklen atanan diğer eşin
atandığı yere atanmak istemesi halinde çalıştığı kuruma başvuruda
bulunmak suretiyle atanabileceği açıktır.
Dolayısıyla; her ne kadar, İdare Mahkemesi'nce, dava konusu naklen
atama işlemi tesis edilirken eş durumunun gözetilmediği gerekçesiyle
dava konusu işlem iptal edilmiş ise de; davacının eşinin, çalıştığı
kuruma nakil isteminde bulunması halinde, Anayasa'nın 41 ve 657 sayılı
Devlet Memurları Kanunu’nun 72/2. maddelerinde yer alan hükümler
uyarınca ve kadro durumu da gözönünde bulundurularak idarece bu isteğin
yerine getirilmesi mümkün iken, dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının
eşinin bu yönde bir başvurusunun da olmadığının anlaşılması
karşısında; Mahkemenin bu gerekçesine itibar etmek hukuken mümkün
bulunmamaktadır.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 76. maddesinin 1. fıkrasında;
"Kurumlar, görev ve unvan eşitliği gözetmeden kazanılmış hak aylık
dereceleriyle memurları bulundukları kadro derecelerine eşit veya 68.
maddedeki esaslar çerçevesinde daha üst, kurum içinde aynı veya başka
yerlerdeki diğer kadrolara naklen atayabilirler." hükmüne yer
verilmiştir.
Bu madde ile memurların naklen atanmaları konusunda idareye takdir
yetkisi tanındığı açık olup, bu yetkinin ancak kamu yararı ve hizmet
gerekleri gözardı edilerek kullanıldığının kanıtlanması ya da idari
yargı merciince saptanması halinde, sözü edilen bu durumun dava konusu
idari işlemin neden ve amaç yönlerinden hukuka aykırılığı nedeniyle
iptalini gerektireceği yerleşmiş yargısal içtihatlarla kabul edilmiş
bulunmaktadır.
Dosyanın incelenmesinden, Osmaniye Tarım İl Müdürlüğü'nde Veteriner
Hekim olan davacının hakkındaki iddialar üzerine açılan soruşturma
sonucu düzenlenen 09.04.2010 günlü, 2010/2-1 sayılı Soruşturma Raporunda
getirilen idari teklif üzerine Rize Valiliği emrine 26.05.2010 günlü,
47 sayılı işlemle naklen atandığı, atama işleminin iptali istemiyle
bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Bu durumda, dava konusu atama işleminin dayanağı durumundaki
09.04.2010 günlü, 2010/2-1 sayılı Soruşturma Raporu incelenerek, işlemin
kamu yararı ve hizmet gerekleri gözetilmek suretiyle bir değerlendirme
yapılarak hukuka uygunluğunun denetlenmesi gerekirken, bu şekilde bir
inceleme yapılmaksızın verilen Mahkeme kararında, hukuki isabet
bulunmamaktadır.
Açıklanan nedenlerle, davalı idarenin temyiz isteminin kabulüyle,
Adana 2. İdare Mahkemesi'nce verilen 26.11.2010 günlü, E:2010/924,
K:2010/1494 sayılı kararın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun
49. maddesinin 1/b. fıkrası uyarınca bozulmasına, aynı maddenin 3622
sayılı Kanun'la değişik 3. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen
hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, adı
geçen Mahkeme'ye gönderilmesine, tebliğ tarihini izleyen onbeş gün
içinde Danıştay'a kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 28.05.2014
tarihinde oybirliğiyle karar verildi.