MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlunun şikayet yoluyla İcra Mahkemesi'ne başvurarak ihalenin feshini talep ettiği, Mahkemece, şikayetin reddine ve borçlu aleyhine para cezasına hükmedildiği anlaşılmaktadır.Haciz tarihi itibariyle yürürlükte bulunan İİK'nun 106.maddesinde alacaklının, haczolunan mal taşınmaz ise hacizden itibaren iki yıl içinde satılmasını isteyebileceği, 110. maddesinde ise yasal süresi içinde malın satılması istenmez veya talep geri alınıp da bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haczin kalkacağı düzenlenmiştir.Satış talebinin, yukarıdaki maddede öngörülen süreler içinde olup olmadığını icra müdürü re’sen gözetmelidir. Satış talebi, bu sürelerden sonra ise, reddetmelidir. Satış isteme sürelerinin geçmesine rağmen, icra müdürünün satış talebini kabul etmesi, bu hususun kamu düzeninden oluşu nedeniyle süresiz şikayete tabidir. Satış isteme süresinin geçmesi nedeniyle haczin kalkmış olmasına rağmen yapılan ihalenin feshi gerekir (..., İcra El Kitabı,s.520).Somut olayda, fesih istemine konu ihalede satılan İstanbul ili Ümraniye ilçesi Yukarı Dudullu mahallesi 1832 parsel 13 nolu bağımsız bölümün tapu kaydına 08.12.2010 tarihinde haciz şerhi konulduğu ve 31.07.2014 tarihli ihale ile satıldığı anlaşılmaktadır. Haciz tarihi itibari ile yürürlükte bulunan İİK'nun 106. maddesine göre taşınmazlarda satış isteme süresi iki yıldır. 08.12.2010 tarihinde haciz konulan taşınmaza ilişkin 20.03.2012 tarihinde satış talep edildiği, 14.05.2012 tarihinde satış talebinin geri alındığı, satış talebinin geri alınmasından sonra ise 20.03.2013 tarihinde tekrar satış talep edildiği anlaşılmaktadır. 08.12.2010-20.03.2012 tarihleri arasında geçen süre ile 14.05.2012-20.03.2013 tarihleri arasında geçen sürelerin toplamı dikkate alındığında, 20.03.2013 tarihinde yapılan satış talebinin haciz tarihi itibariyle yürürlükte bulunan İİK'nun 106. maddesinde öngörülen yasal 2 yıllık süreden sonra olduğu ve haczin süresinde satış istenilmemesi nedeniyle kalkmış olduğu anlaşıldığından borçlunun şikayetinin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/03/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.