TÜRK MEDENİ KANUNU (TMK) (4721) Madde 116SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU (5510) Madde 59
"İçtihat Metni"Dava,
davacının aldığı ölüm aylığını, 5510 sayılı Kanunun 56/2 fıkrası
uyarınca iptal eden kurum işleminin iptali ile aylıkların kesildiği
tarihten itibaren yeniden bağlanması istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Davanın,
yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununun 56'ncı maddesinin ikinci fıkrasıdır. Fıkrada “Eşinden
boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş
ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere
ödenmiş olan tutarlar, 96'ncı madde hükümlerine göre geri alınır.”
düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan madde 01.10.2008 tarihinde
yürürlüğe girmiştir. 5510 sayılı Yasanın 56 maddesinin Anayasaya aykırı
olduğu gerekçesiyle iptali istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne yapılan
2009/86 Esas numaralı başvurunun, 28.04.2011 tarihinde verilen karar ile
reddedilmiştir.Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının,
06/02/2009 kesinleşme tarihli ilam ile eski eşinden TMK 166/3. fıkrası
uyarınca anlaşmalı olarak boşandığı, 26/02/2009 tarihinde yaptığı
başvuru sonucunda davalı kurum tarafından davacıya 1986 yılında ölen
babasından dolayı ölüm aylığı bağlandığı anlaşılmış, davalı Kurum
tarafından re'sen başlatılan tahkikat sonucu düzenlenen 12/09/2011
tarihli kontrol memuru raporuna göre; Yeni Siteler Mahallesi muhtarı
H... U... ile yapılan görüşmede, davacının ve boşandığı eşinin muhtarlık
kayıtlarına göre yerleşim yerlerinin aynı olduğu, davacının boşandığı
eşinin çevrede çok tanınmadığı tespit edilmiş; Alaplı/O... köyü
muhtarı İ... A... ile yapılan görüşmede, davacının kontrol memuru
soruşturması devam ettiği sırada 2009 yılı 7. ayında eski eşine ait olan
O... köyü Toki konutlarına taşındığı, eski eşinin ise bu adreste
kayıtlı olmadığı belirlenmiş, Gümeli/ Merkez mahallesi muhtarı S... B...
ise Beyanında; eski eşin ikametini 05/10/2009 tarihinde Gümeli/ Merkez
Mahallesine aldırdığını, davacının köyde görünmediğini, eski
eşin fiilen köyde yaşadığını, çevreden davacı ve eşinin boşandığına
ilişkin duyum alınmadığını, öncesinde davacı ve eski eşinin köye
birlikte gidip geldiklerini ifade etmiş olup; Nüfus müdürlüğünden
yapılan araştırmada; davacı ve boşandığı eşinin 09/03/2007 tarihinde
Y...Mah. F... Ç... Cd. 12/1 Alaplı/Zonguldak adesini beyan ettikleri;
boşanmadan beş ay sonra davacının 2009 yılı 7. ayı içerisinde yerleşim
yerini eski eşine ait Alaplı/O... Köyündeki Toki konutlarına aldırdığı;
eski eşinin ise 05/10/2009 tarihinde yerleşim yerini Gümeli Merkez
Mah./Alaplı adresine naklettiği belirlenmiştir. Mahkemece yaptırılan
araştırmada, Nüfus müdürlüğünden verilen 19/04/2012 tarihli cevabi
yazıda; davacı 06/02/2009 tarihinde eski eşinden boşanmasına rağmen aynı
adreste 23/09/2009 tarihine kadar kayıtlı göründükleri; davacının bu
tarihte yerleşim yerini O... Köyü/Alaplı adresine naklettiği tespit
edilmiş; Seçim Müdürlüğünün 24/04/2012 tarihli cevabi yazısında davacı
ve eski eşinin boşandıkları halde, 29/03/2009 tarihli seçimlerde aynı
adreste kayıtlı olup, aynı sandıkta ardıardına oy kullandıkları
görülmüş, davacının boşanma sonra yreleşim yerini naklettiği
Alaplı/O...kölü adresindeki su ve elektrik aboneliklerinin boşandığı
eşine ait olduğu belirlenmiş; davacı vekilinin 19/10/2012 tarihli
dilekçesinde; davacının boşanması sonrası yerleştiği evin boşandığı eşi
tarafından konut kredisi çekilerek alındığı ve davacı ile çocuklarına
tahsis edildiğini, boşandığı eşinin davacıdan kira almadığını beyan
ettiği görülmüş ; mahkemece yaptırılan 11/01/2013 tarihli kolluk
araştırmasında, davacının Yenisiteler mah.den 1 yıl önce taşındığı,
Alaplı/O... köyünde yaşamaya başladığı; eski eşinin ise Ankara'da ikamet
ettiği; 19/02/2013 tarihli kolluk araştırmasında ise davacının kızı ile
birlikte O... Toki konutlarında yaşadığı, eski eşinin bu adreste
yaşamadığı belirlenmiştir. Mahkeme huzurunda tanık olarak dinlenen
Gümeli Beldesi Merkez Mahallesi Muhtarı S.. B..., davacının fiilen
nerede oturduğunu bilmediğini, eski eşi ile boşandığını da bilmediğini,
eski eşinin bayramdan bayrama Gümeli'ye geldiğini, çoğu kez Ankara'daki
oğlunu yanında kaldığını; Davacı tanığı M.... A...; davacının nerede
yaşadığını bilmediğini iki senedir davacıyı Gümeli'de görmediğini, eski
eşinini ise Gümeli de oturduğunu; O...Köyü Muhtarı İ... A..., davacının
O...Toki konutlarında oturduğunu, boşandığını yerleşim yeri işlemleri
için muhtarlığa geldiğinde öğrendiğini, eski eşini tanımadığını,
komşularından sorduğunda davacının kızı ile bu adreste yaşadığını tespit
ettiğini ; Yenisiteler mah. muhtarı Hüseyin Uysal; davacı ve eski
eşini tanımadığını, birlikte yaşayıp yaşamadıklarını bilmediğini beyan
etmişlerdir.5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası
Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile
görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum
alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her
türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar
aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.Somut
olayda, adres hareketleri ve seçmen kayıtlarına göre davacının,
boşandıktan sonra da yedi ay kadar eski eşi ile aynı adreste muhkim
görünmesi, 29/03/2009 tarihli yerel seçimlerde aynı sandıkta ardı ardına
oy kullanmaları; davacının kaydını aldırdığı ve kızı ile birlikte
yaşadığını iddia ettiği evin eski eşi tarafından konut kredisi ile
alındığı halde; davacının boşanma sonrası eski eşine kira ödemeksizin bu
konutta yaşadığının anlaşılması ve bu durumun hayatın olağan akışına
uygun bulunmaması; yine boşanma sonrası davacının yaşamaya başladığı
eski eşe ait konutta, davacı yerine eski eşin adına elektrik ve su
aboneliklerinin bulunması; eski eşin kayıtlı olduğu Gümeli Beldesinde
yapılan araştırmada davacı ve eski eşinin boşandığından kimsenin
haberdar olmadığının tespit edilmesi hususları birlikte göz önüne
alındığında; davacı ve eski eşinin, boşanma sonrasında da birlikte
yaşamaya devam ettikleri sabit olup, 5510 sayılı yasanın 59/2. maddesi
gereğince Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurları
tarafından düzenlenen tutanak içeriğinin de aksi ispat edilemediğinden,
davanın reddi gerekirken mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi; usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalı Kurum vekilinin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 17/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.