(5237 s. TCK m. 31)(5271 s. CMK m. 182)(5395 s. ÇKK m. 35)(AİHS m. 6/1)Irz ve namusa tasaddide bulunma suçundan sanık Gökbuğra'nın bozma üzerine yapılan yargılaması sonunda; atılı suçtan mahkumiyetine dair (Orhangazi Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 09.06.2009 gün ve 2008/505 Esas, 2009/262 Karar sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelendi;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;CMK'nın 182. maddesinin 2. fıkrası gereğince genel ahlakın gerekli kılması nedeniyle verilen duruşmanın kapalı yapılmasına ilişkin gerekçeli karar ile hükmün açık duruşmada açıklanacağına ilişkin aynı maddenin 3. fıkrasındaki buyurucu hükme aykırı olarak, kapalı duruşmada açıklanması suretiyle duruşmanın herkese açıklığı ilkesinin ihlali ve bu suretle AİHS'nin 6/1. maddesine aykırı davranılması,Sanığın aşamalarda mağdureye yönelik eylemlerini oyun oynama düşüncesi ile yaptığını ve suç olduğunu bilmediğini iddia etmesi karşısında, 5395 sayılı Kanun'un 35. maddesine göre sosyal çalışma görevlisinden sanığın işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin bulunup bulunmadığı rapor alınarak algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin mahkeme tarafından belirlenmesi ve sonucuna göre;Eylem sanık tarafından gerçekleştirilmişse;a-) Algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneği varsa 5237 sayılı TCK'nın 31/2. maddesine göre cezalandırılmasına,b-) Algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneği yok ise ceza verilmesine yer olmadığına ve güvenlik tedbirine,Hükmedilmesi gerekirken, Adli Tıp Kurumu'nun suça sürüklenen çocuğun TCK'nın 31. maddesinde öngörülen suçla ilgili algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinin saptanması hususundaki raporuna dayanılarak hüküm kurulması,Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.04.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.