Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4760 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1666 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.- K A R A R -Şikayetçi vekili, müvekkilinin sıra cetvelinde 1. sırada yer alan alacaklının bir kısım alacağının temlik aldığını, bu işlem ile müvekkili ile şikayet olunan arasında ihtiyari takip arkadaşlığı oluştuğunu, temlik tarihinden sonra şikayet olunan tarafından yapılmış bir takip işlemi bulunmadığı gibi süresinde haciz istenilmediğinden temlik edenin haczinin düştüğü, buna karşın satışı yapılan araç bedelinin tüm alacaklılar arasında garameten paylaştırılması yoluna gidildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan, şikayete cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre; şikayet olunan alacaklının borçlu aleyhine başlattığı takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun...plakalı aracına 15.09.2012 tarihinde haciz şerhi işlendiği, 21.03.2013 tarihinde icra dosyasındaki alacağın 70.000 TL'lik kısmının şikayetçi...'na temlik edildiği, şikayetçi tarafından söz konusu araç için 21.03.2013 tarihinde satış avansı yatırıldığı, aracın satışının yapılması üzerine 04.03.2014 tarihli sıra cetvelinin hazırlandığı, birinci dereceye alacaklı ...'nın, ikinci dereceye alacaklı...'nun, üçüncü sıraya da kamu haczi olması nedeniyle... Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü alacağının yerleştirildiği ve bu şekilde garameten paylaşıma ilişkin hazırlanan sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.Şikayet, hacizde sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.Şikayet olunan haciz yaptığı takip dosyasındaki alacağının bir kısmını müştekiye temlik ettiğinden müşteki ile karşı taraf ihtiyari takip arkadaşı durumuna gelmişlerdir.Kesin haciz sahibi her alacaklı mensup olduğu derece (İİK'nın m. 100) adına satış talebinde bulunabilir. Somut olayda müşteki ile temlik eden aynı derecede alacaklı sayılmadıklarından, müştekinin satış talep etmesi temlik edenin uhdesinde kalan alacak, dolayısıyla mahcuz mal için satış istendiği sonucunu doğurmaz. Bu itibarla, şikayet olunan alacaklının, borçlunun taşınmazına 25.09.2012 tarihinde haciz işlemi uyguladığı ve alacağının bir kısmını 18.03.2013 tarihinde noter aracılığıyla şikayetçiye temlik ettiği, sonrasında ise şikayet olunan alacaklının uhdesinde kalan miktar yönünden süresinde satış istemediğinden haczinin düştüğü anlaşıldığından, bu husus dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, şikayetçi yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.