MAHKEMESİ : ULA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 22/01/2008NUMARASI : 2007/197-2008/10Taraflar arasında görülen davada;Davacı, hükmen maliki olduğu 2484 parsel sayılı taşınmazı davalının haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın kullandığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini istemiştir.Davalı, satış vaadi sözleşmesi ile taşınmazı satın aldığını bu nedenle kullandığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının mülkiyet hakkında üstünlük tanınması gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu 2484 parsel sayılı taşınmazın davacı tarafından ölünceye kadar bakma akti ile davalıya temlik edildiği, daha sonra davacının akte aykırılık hukuksal sebebine dayalı olarak açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasının kabulle sonuçlandığı ve taşınmazın hükmen 25.10.2007 tarihinde tekrar davacı adına kayıt edildiği; öte yandan davalı tarafından çekişme konusu taşınmaza ilişkin olarak daha önce davacı ile aralarında düzenlenen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine istinaden açılan ferağa icbar davasının Ula Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/183 esasında halen derdest bulunduğu anlaşılmaktadır.Davalı tarafından davacı aleyhine açılan çekişmeli taşınmaza ilişkin ferağa icbar davasının kabul edilmesi halinde davacının davada sıfatının kalmayacağı ve sona ereceği kuşkusuzdur.Hal böyle olunca, Ula Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/183 esas sayılı dava dosyasının eldeki dava bakımından bekletici mesele yapılması , sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu husus gözardı edilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.Davalının, temyiz itirazları değinilen yönler itibariyle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.