Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4615 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 9665 - Esas Yıl 2015





Taksirle öldürme suçundan sanık ...'ın beraatine, sanık ... 'in mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık ... müdafii, katılan ve müşteki vekili, sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:I. Sanık ... müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanık müdafinin, yüzüne karşı 29/05/2014 tarihinde verilen hükmü, CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 02/07/2014 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin REDDİNE,II. Katılan ve müşteki vekili ile sanık ... müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;03.12.2013 havale tarihli dilekçe ile katılma isteminde bulunmasına rağmen, bu konuda herhangi bir karar verilmeyen şikayetçi ...'ın, CMK'nın 260. maddesi uyarınca katılma istemi hakkında karar verilmeyenler sıfatıyla hükmü temyiz hakkının bulunduğu, annesinin ölmesi nedeniyle suçtan doğrudan zarar gördüğü anlaşılan ve hükmü temyiz etmek suretiyle katılma iradesini ortaya koyan şikayetçi ...'ın, CMK'nın 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;1. Sanık ... hakkındaki beraat hükmüne yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Gündüz vakti, sanık ...'in idaresindeki yarı römork takılı çekici ile meskun mahaldeki bölünmüş yolda seyirle geldiği ışık kontrollü kavşakta, istikametine yanan kırmızı ışıkta bekleyip yanan yeşil ışıkla hareket ettiği sırada, aynı istikamette seyreden ve kırmızı ışık yandığı için duran sanık ...'ın idaresindeki minibüsten inerek yolun karşısına geçmek isteyen yayaya çekicinin sol ön tampon kesimi ile çarpması neticesi yayanın öldüğü olayda, sanık ...'ın kusurunun bulunmadığına ilişkin mahkemenin kabulünde isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, katılanlar vekilinin sübuta ve eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;Hükmün gerekçe kısmında, sanığın kusurunun bulunmadığı kabul edilmesine rağmen, hüküm fıkrasında sanığın atılı suçu işlediğinin sabit olmadığı gerekçesi ile CMK'nın 223/2-e maddesine dayanılması suretiyle aynı Kanunun 232/6. maddesine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, sanık ... hakkındaki hükmün 1. bendindeki “ üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olmaması sebebi ile CMK 223/2-e maddesi uyarınca BERAATİNE, ” ibaresi çıkartılarak yerine “kusuru bulunmadığından üzerine atılı taksirle öldürme suçundan CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince BERAATİNE,” yazılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2. Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; katılanlar vekilinin, eksik incelemeye, sanık ... müdafinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık ...'in kovuşturma aşamasında sorgusu yapılmadan hüküm kurulması suretiyle CMK'nın 147 ve 191.maddelerine muhalefet edilerek savunma hakkının kısıtlanması,Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 21/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.