Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4604 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 16030 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve mirasçılar adına payları oranında tescil, mümkün olmadığı takdirde tenkis isteğine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakanları ...'ın 70 ada 31 parsel (geldisi 70 ada 13 parsel olan) sayılı taşınmazını 03.04.1990 tarihinde davalı oğullarına satış suretiyle devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu iptal ve mirasçılar adına tescile, mümkün olmadığı takdirde faizi ile birlikte tenkisine karar verilmesini istemişlerdir.Davalılar vekili, iddiaların doğru olmadığını, mirasbırakanın tüm çocuklarının rızasını alarak taşınmazını davalı oğlu ...'a sattığını, karşılığında kız çocuklarına da yedişer adet bilezik verdiğini, davalı ...'ın bir kısım yeri de Belediye'den satın alarak taşınmazları birleştirdiğini ve üzerine bina yaptığını, davalı ...'in de taşınmaz üzerine kendi imkanları ile kat çıkması üzerine taşınmazın yarı payını ...'ın 06.05.1992 tarihinde davalı ...'e aktardığını belirterek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında da yıllarca murise ve annelerine davalıların baktığını bildirmiştir.Mahkemece, miras bırakanın yapmış olduğu temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, ancak çekişme konusu taşınmazın bir bölümünün dava dışı Belediye'den edinildiği gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile, davaya konu 70 Ada 31 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişilerinin 10/03/2014 tarihli krokili raporunda kırmızı renkli B harfi ile gösterilen (tevhit öncesi geldisi 70 Ada 13 Parsel olan) 222 m² yüzölçümlü taşınmaz yönünden kabulü ile taşınmazın tapu kaydının iptaline ve muris ... mirasçıları olan taraflar adına miras payları oranında tescile karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mirasbırakan ...'ın 70 ada 13 parsel sayılı taşınmazını 03.04.1990 tarihinde davalı oğlu ...'a satış suretiyle devrettiği, ...'ın, ... Belediyesi adına kayıtlı 70 ada 30 parsel sayılı taşınmazı da Belediye'den satın aldığı ve anılan her iki taşınmazın 27.12.1990 tarihinde tevhit edilerek 70 ada 31 nolu parsel olarak ... adına tescil edildiği, ...'ın da sözkonusu taşınmazın 1/2 payını 06.05.1992 tarihinde kardeşi olan diğer davalıya satış suretiyle aktardığı, 1924 doğumlu olan murisin 03.03.2013 tarihinde ölümü üzerine geride mirasçı olarak tarafların kaldığı anlaşılmaktadır.Hemen belirtmek gerekir ki; dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle; mirasbırakanın davalı oğlu ...'a yapmış olduğu temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, ...'dan pay satın alan diğer davalı ...'in de yine murisin oğlu olması sebebi ile bu durumu bilen ve bilmesi gereken kişi konumunda bulunduğu belirlenmek suretiyle tapu iptali ve tescil isteğinin kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik yoktur.Ancak, çekişmeye konu 70 ada 31 parsel sayılı taşınmaz tevhit parseli olup, murisin davalı ...'a devrettiği 70 ada 13 nolu parsel ile, ...'ın, Belediye'den satın aldığı 70 ada 30 nolu parselin tevhit edilmesi neticesinde oluştuğu gözetildiğinde, miras bırakanın devrettiği 70 ada 13 nolu parselin, 31 nolu tevhit parseline hangi pay oranında yansıdığının teknik bilirkişiler aracılığı belirlenerek, saptanacak bu pay üzerinden mirasçıların payları oranında iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile infazda sıkıntıya sebep olacak şekilde 13 nolu parselin zeminde isabet ettiği ve fen bilirkişilerinin krokilerinde (B) harfi ile gösterdikleri 222 m2'lik bölüme atıf yapılmak suretiyle iptal ve tescile karar verilmiş olması doğru değildir.Davalılar vekilinin temyiz itirazları değinilen yön itibariyle yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.