Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4604 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 3037 - Esas Yıl 2012
ÖZET: SULH MAHKEMESİNİN GÖREVLİ OLDUĞU DAVA VE İŞLER HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNUNDA SAYILMIŞ OLUP, BUNLAR ARASINDA DERNEĞİN FESHİNE İLİŞKİN DAVAYA YER VERİLMEDİĞİNDEN, ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ GÖREVLİ OLUP GÖREVSİZLİK NEDENİYLE DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE KARAR VERİLMELİDİR.Dava dilekçesinde, davalı derneğin feshi istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Dava, Türk Medeni Kanunun 89. maddesine göre derneğin feshi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 89. maddesinde, “derneğin amacı, kanuna veya ahlaka aykırı hale gelirse; Cumhuriyet Savcısının veya bir ilgilinin istemi üzerine mahkemece derneğin feshine karar verileceği ve mahkemenin dava sırasında faaliyetten alıkoyma dahil gerekli bütün önlemleri alacağı” düzenlenmiş olup ancak derneğin feshinde hangi mahkemenin görevli olduğu gösterilmemiştir.Davanın açıldığı ve hükmün verildiği tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 8. maddesinde, sulh mahkemesinin görevli olduğu dava ve işler sayılmış, bunlar arasında derneğin feshine ilişkin davaya yer verilmemiştir. Sulh hukuk mahkemesi dar yetkili mahkeme olup, ancak kanunların kendisini görevlendirdiği dava ve işlere bakabilir. Bunun dışındaki davalarda ise asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğu kuşkusuzdur. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınır.Mahkemece, görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğu kabul edilerek görevsizlik sebebiyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekirken, açıklanan hukuki olgular göz ardı edilerek esas hakkında karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK’nın 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), 26.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.