Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4593 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7983 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Resmi belgede sahtecilikHÜKÜM : MahkumiyetI) Sanık ... hakkında kurulan hükmün, sanık müdafiinin, beraat hükmü nedeniyle vekalet ücreti verilmesi gerektiğine ilişen temyiz istemiyle sınırlı olarak incelenmesinde;1136 sayılı Kanun'un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık ... lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Yasaya aykırı ise de, yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasına "kendisini vekil ile temsil ettiren sanık ... lehine, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.320,00 TK maktu vekalet ücretinin hazineden alınıp sanığa verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle beraate ilişkin hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA,II) Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan hükme yönelik incelemede;Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin tahkikat neticelerine uygun olarak tecelli eden kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;Ancak;1) Sanık hakkında sahte olarak düzenlediği .... ve ... vade tarihli senetleri katılan şirkete ciro etmek suretiyle verdiği ve bu şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanık tarafından katılan şirkete verildiği iddia edilen suça konu senetlerden başka ..... tarihli bir adet senet daha olduğu ve bu senetle ilgili .... Cumhuriyet Başsavcılığının .....soruşturma numarası üzerinden soruşturma yürütüldüğü anlaşılmakla; bu soruşturmanın akıbeti araştırılarak dava açılmış olması halinde birleştirilmesi, mümkün değil ise bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına aktarılması, katılan şirket yetkilisi dinlenerek dava konusu olan iki senedin ve yukarıda zikredilen soruşturmaya konu senedin kendilerine aynı anda mı yoksa farklı zamanlarda mı verildiği hususu açıklattırılıp, aynı kişiye karşı aynı anda işlenen eylemlerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığı hususu da gözetilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,2) T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.