Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4593 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5969 - Esas Yıl 2015





İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : ... ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 04/11/2014Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:.Y A R G I T A Y K A R A R IDavacı vekili dilekçesinde; davalının meskeninde bulunan sayaca harici bağlantı yaparak su kullandığını, bu durumun 29.07.2011 tarihinde davacı kurum görevlilerince tespit edilip tutanak altına alındığını ve davalı hakkında kaçak su kullanımına dayalı olarak yönetmelik gereği tahakkuk yapıldığını, davalı hakkında bu bedelin tahsiline ilişkin olarak icra takibi yapıldığını ve davalının ise takibe itiraz ettiğini belirterek,itirazın iptaline, borçlunun takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen %16,80 faiziyle ödemesine ve davacı lehine % 40 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı cevap dilekçesinde;davacının iddiasının asılsız olduğunu, her ay 80-90 TL fatura ödediğini, uzun yıllar Almanya'da ikamet ettiğini, kaçak su kullanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece; davanın kabulü ile,... Esas sayılı takip dosyasına davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin 9.185,28 TL yönünden devamına, dava konusu alacak likit olduğundan dava konusu alacağın % 40'ı olan 3.674,11 TL inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir.Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.Somut olayda;davaya konu olayda davalının meskenindeki sayaca harici bağlantı yapılmış olması karşısında ;taraflar arasında, 4077 sayılı yasanın değişik 11/A maddesi kapsamında sözleşme ilişkisi (mesken abonesi) bulunduğu anlaşılmaktadır. 4077 sayılı yasanın 23.maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağı öngörülmüştür. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. 4077 sayılı Kanunun 2. ve 3.maddeleri gereği somut olaya 4077 sayılı Kanunun uygulanması gerekmektedir.Hal böyle olunca, 4077 sayılı Kanunun 23.maddesi gereğince uyuşmazlığın çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, yargılamanın Tüketici Mahkemesi sıfatı ile yapılması gerekirken, Asliye Hukuk Mahkemesi sıfatıyla işin esası hakkında yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 25.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.