Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4445 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 7364 - Esas Yıl 2016





Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 26.02.2016 gün ve 2015-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 07.03.2016 gün ve ..... sayılı ihbarnamesi ile;Mühür bozma suçundan sanık ...'nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 203/1, 43, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 3.740,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair ..... Asliye Ceza Mahkemesinin 15/03/2011 tarihli ve .... esas, ..... sayılı kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde;Dosya kapsamına göre, Yargıtay ..... Dairesinin 30/09/2015 tarihli ve ..... esas, ..... sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, özelleştirme uygulamaları sonucu elektrik dağıtım ve satışı işlemlerinin özel şirketlerce yapılmaya başlanması karşısında özel şirketler tarafından konulmuş mühürlerin mühür bozma suçunun konusunu oluşturmayacağı cihetle, somut olayda sanığa elektrik dağıtım hizmeti sunan şirketin suç tarihinde özelleştirme işlemlerinin tamamlandığı cihetle, sanığın beraatı yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, anılan kararın bozulması istenilmiş olmakla, Dairemize gönderilen dosya incelenerek gereği görüşüldü:İncelenen dosya içeriğine göre; 15.05.2010 ve 29.07.2010 tarihli mühür bozma tutanaklarına konu 04.02.2010 tarihli mühürleme işlemini gerçekleştiren ....Elektrik Dağıtım Anonim Şirketinin, mühürleme tarihinden önce özelleştirilmiş olması karşısında, lisans sahibi özel şirket görevlileri tarafından yapılan bu mühürleme işlemine aykırı davranışta, 5237 sayılı TCK'nun 203. maddesinde düzenlenen "mühür bozma” suçunun unsurlarının oluşmayacağı anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki istem yerinde görüldüğünden, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 15.03.2011 gün ve .... esas, ..... sayılı kararının CMK’nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün görüldüğünden, yüklenen suç unsurları itibariyle oluşmadığından sanığın BERAATİNE, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 17.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.