Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4405 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3769 - Esas Yıl 2015
Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : TCK’nın 85/1, 62, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyetTaksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Geçici köy koruyucusu olan sanığın, köy korucularını taşıyan minibüs içinde, kucağında kaleşnikof piyade tüfeği olduğu halde oturduğu sırada, tüfeğin ateş alması sonucu meydana gelen olayda; tüfeğin namlusunun çaprazında oturan geçici köy koruyucusu ölene doğru, emniyeti açık ve namluda atışa hazır vaziyette ve eli tüfeğin tetik mekanizması altında iken taşıyan sanığın, istemediği ölüm sonucunu öngörebileceği anlaşılmakla, eyleminde bilinçli taksirin koşullarının oluştuğunun gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin kusur durumuna ve eksik incelemeye ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 53/6. maddesinde “belirli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet halinde 3 aydan 3 yıla kadar bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınabileceğine karar verilebileceğinin düzenlendiği, bir mesleğin icrasının yasaklanabilmesi için ruhsatnameye bağlı olarak yürütülmesi gerekmekte olup, köy koruculuğunun ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmadığı gözetilmeden sanığın 2 yıl süre ile koruculuk mesleğinin icrasından yasaklanmasına karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasından TCK'nın 53/6. maddesinin uygulanmasına ilişkin paragrafın çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.