Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık M.. E..’nun, mağdur A.E.’ya karşı eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı haksız tahrik nedeninin varlığı, takdiri indirim nedeninin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bîr isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafıinin meşru savunmaya yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Dosya kapsamına göre, teyze oğlu olan taraflardan sanıkla mağdurun, aynı araçla arkadaşları ile birlikte yaptıkları seyahat sırasında çıkan tartışmada, sanığın mağduru tokatlamak suretiyle basit şekilde darp ettiği, araya girenlerin müdahalesi ile ortalığın yatıştırıldığı, seyahatin sona ermesinin ardından tarafların evlerine gittiği, bir süre sonra pişman olan mağdurun, yanına soruşturma sırasındaki beyanları oluşa uygun kabul edilen tanık Esat’ı da alarak, özür dilemek amacıyla sanığın evinin önüne geldiği, sanığın ise mağdurun geldiğini fark ederek yanına yaklaştığı, akabinde, toplam uzunluğu 32,5 cm, namlu uzunluğu 20 cm olan bıçağını çıkartarak, aniden göğüs bölgesine doğru şiddetlice vurduğu mağduru, akciğer, karaciğer, diyafragma harabiyeti ile hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaraladığı, acilen ameliyata alınan mağdurun, yapılan cerrahi müdahale sonucu hayata döndürüldüğü olayda,a) Suçta kullanılan aletin öldürmeye elverişliliği, hedef alınan vücut bölgesi, darbenin şiddeti ve yaranın niteliği dikkate alındığında, eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu anlaşılan sanığın, meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte değerlendirilerek “öldürmeye teşebbüs” suçundan makul bir ceza ile cezalandırılması yerine, suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde “kasten yaralama” suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,b) Kabule göre; 1/4'ten 3/4' e kadar ceza indirimi öngören TCK’nın 29. maddesinin uygulanması sırasında, mağdurdan sanığa yönelen ve basit yaralama düzeyinde kalan davranışının ulaştığı boyut dikkate alınarak, asgari oranda bir ceza indirimi yerine, haksız tahrikin derecesinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde 1/2 oranında indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafıinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görülmüş olduğundan, hükmün, tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA,CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 30/09/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.