Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü;Sanık ile katılan arasında husumetin bulunmaması, olay günü beraberce alkol almaları, katılanın olayın sıcağı sıcağına kollukta alınan beyanında sanığın kendisini kasten vurduğunu düşünmediğini açıkça beyan etmesi, katılanın vurulması üzerine eylemine devam etme imkanı bulunmasına karşın sanığın katılanı hastaneye götürmek amacıyla hemen kucaklayarak arabaya götürmesi karşısında tebliğnamedeki bozma düşünceisne iştirak edilmemiştir.Katılan vekili ile sanık müdafinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;1) Polis memuru olan ve iki kez ateş etmek suretiyle katılanı kasten yaraladığı sabit olan sanık hakkında hükmolunan cezada olası kastın unsurları bulunmadığından 5237 sayılı TCK'nin 21/2. maddesince indirim yapılamayacağı gözetilmeksizin yazılı şekilde eksik ceza tayini,Kabule göre de;2) Sanık hakkında hükmolunan cezada katılanın hayati tehlike geçirmiş olması sebebiyle artırım yapılırken yasa maddesinin 87/1-d yerine 87/1-c olarak yazılması,Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.