1- Sanık Hasan'ın, süresinden sonra gerçekleşen duruşma talebinin CMUK'nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.2- Temyiz edenlerin sıfatları ve temyiz dilekçelerinin içeriklerine göre; sanık Hasan hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hükme yönelik sanık ve müdafii ile Cumhuriyet Savcısının istemleri üzerine yapılan temyiz incelenmesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Hasan'ın, maktul İsmail'e yönelik eylemin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçeler ile reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozmaya uyularak verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ve müdafiinin eksik incelemeye, sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,Oluşa ve dosya kapsamına göre, maktul ile birlikte seyahat eden sanığın, maktulü yağma suçunu işlemek amacıyla öldürerek maktulün cep telefonunu ve aracını alarak daha sonra sattığı olayda; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK'nun 82/1-h maddesinde düzenlenen yağma suçunun işlenmesini kolaylaştırmak amacıyla kasten öldürme suçu niteliğinde olduğu gözetilmeden, suçun nitelendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde kasten öldürme suçundan hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re’sen de temyize tabi bulunan hükmün farklı gerekçe ile tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 19.01.2012 tarihli hükmün, sanık aleyhine temyiz edilmediğinden CMUK'nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, verilen ceza miktarı ve tutuklulukta geçirdiği süre dikkate alındığında sanığın tahliye talebinin reddine, 25.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.