Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4177 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14096 - Esas Yıl 2015





İNCELENEN KARARIN;Mahkemesi : . Ağır CezaSuç : 1- Uyuşturucu madde ticareti yapma (Sanık Ersin yönünden)2- Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma (Sanık Orhan yönünden)Dosya incelenerek gereği düşünüldü:1- Muhbirden alınan soyut bilgi dışında, savunmalarının aksine, suça konu esrarı, satmak veya başkalarına vermek amacıyla bulundurduğunu gösterir, şüphe sınırlarını aşan, yeterli ve kesin delil bulunmaması karşısında, eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeyerek, sanık .. hakkında yazılı biçimde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,2- Sanık .. hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlememiş ise, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi ve aynı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına",b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, Sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK'nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 02.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.