Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 41720 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 15721 - Esas Yıl 2011
Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için;failin bir kimseyi,kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp,onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir.Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı,sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır.Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli,olayın özelliği, mağdurun durumu, fiille olan ilişkisi,kullanılan hilenin şekli,kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır. Müşteki Hakan Safter'e karşı dolandırıcılık, suçundan tesis edilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde Sanığın,Bursa Yenişehir Cumhuriyet Savcısı olarak atandığından bahsederek Bursa X Fabrikası sahibi Ç ile tanışıp fabrikanın misafirhanesinde kaldığı sırada tanıştığı fabrika güvenlik elemanı olan şikayetçi H’de güven oluşturması sonucunda bu kişinin silahlı güvenlik belgesi almak istediğini belirtmesi üzerine sanığın yardımcı olabileceğini söyleyip teklif ettiği parayı da kabul etmek şeklinde tespit edilen eyleminin 5237 sayılı TCK'nun 157/1. maddesi kapsamında dolandırcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden aynı Kanunun 158/2. maddesi gereğince mahkumiyetine karar verilmesi Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,19.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.