Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4139 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2726 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : ŞikayetYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A RAlacaklı vekili, borçlunun fazla faiz tahsil edildiğinden iadesi yönündeki talebi üzerine İcra Müdürlüğü'nce kendilerine muhtıra tebliğ edildiğini, borçlunun müvekkili İdare'ye borcun taksitler halinde ödenmesi konusunda başvurup ilk taksidi ödedikten sonra bu yönde muhtıra çıkarılmasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu beyanla 24.12.2013 tarihli muhtıranın iptalini talep etmiştir.Mahkemece, icra emrinde talep edilen faiz oranına itiraz edilmediğinden kesinleşen bu oran üzerinden alacaklının faiz talep edebileceği gerekçesiyle şikayetin kabulüne, 24.12.2013 tarihli muhtıranın iptaline karar verilmiştir. Hüküm, borçlu vekilince temyiz edilmiştir.Takip dayanağı Sayıştay ilamında yasal faize hükmedilmiştir. İlamda faiz başlangıcı ve niteliği belirtilmemiştir. Bu durumda karar tarihinden itibaren ve kademeli olarak yasal faiz talep edilebilir. İlama göre fazla tahsil edilen paranın iadesi için gönderilen muhtıraya karşı alacaklı başvurusu ilama aykırılık incelemesine tabi tutulacağından süreye bağlı değildir. Alacaklının şikayetinin süresiz olarak incelenerek faize yönelik hesaplamanın ve muhtıranın denetlenmesi mümkün olup icra emrinde istenen faiz oranının kesinleştiğine ilişkin İcra Mahkemesi gerekçesi yerinde değildir.Mahkemece, faizin hesaplanmasında, yukarıdaki kabuller nazara alınarak gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle iade muhtırasının denetimi sağlanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 25,20 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 09.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.