Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4123 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 13371 - Esas Yıl 2010





Davacı, davalı bankadan tüketici kredisi aldığını, sözleşmenin 7. maddesindeki haksız şart nedeniyle hesabı kapatırken 63.000 TL. fazla ödediğini ileri sürerek, şimdilik 10.000 TL.nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davalı bankadan tüketici kredisi alan davacı, sözleşmenin 7. maddesindeki haksız şart nedeniyle, borcu kapatırken fazla para ödediğini belirterek, alacak talepli bu davayı açmıştır.Taraflar arasındaki 16.09.2008 tarihli tüketici kredisi sözleşmesinin 7/1-ac maddesinin birinci cümlesinde,“Kredinin dövize endeksli olması halinde TL/YTL. ödemede, kredinin geri ödeme planında USD/Euro para birimi olarak belirtilen taksit tutarının bankanın ödeme anındaki döviz satış kuru üzerinden hesaplanan TL/YTL karşılığı tutarı kullanılır.” Denmiş,Aynı maddenin ikinci cümlesine ise,“Ancak kredi taksit ve ana para ödemelerindeki, bankamız efektif veya döviz satış kurunun kredinin kullandırıldığı tarihteki kurdan düşük olması halinde kredinin ilk kullandırıldığı kur dikkate alınacaktır.” Hükmü getirilmiştir.Kredi Japon Yeni üzerinden alınmıştır. 06.09.2008 sözleşme tarihinde 100 JPY=1,23 TL.dir. 20.02.2009 borcun kapatıldığı tarihte ise, 100 JPY=1,81 TL.üzerinden hesaplama yapılarak, davacı çıkan miktarı ödeyip, borcu kapatmıştır.Davacıya kullandırılan kredinin, tüketici kredisi olduğu ve davacıya fiili ödemenin TL.bazında yapıldığı ihtilafsızdır.Yine kullanılan tüketici kredisinin JPY ne endekslenerek geri ödeme planı hazırlandığı dosya kapsamı ile sabittir.Ne var ki, taraflar arasındaki sözleşmenin 7/1-ac maddesinde; geri ödeme sırasında bankanın efektif veya döviz satış kurunun kredinin kullandırıldığı tarihteki kurdan düşük olması halinde, kredinin ilk kullandırıldığı tarihteki kurun esas alınacağı, hüküm altına alınmıştır.Yabancı paranın kurundaki artışların banka lehine yararlanabilecek iken, kurdaki düşüklükten tüketicinin yararlandırılmaması haksız şart niteliğindedir. (4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun mad.6) Dolayısı ile sözleşmenin bu hükmü davacıyı bağlamaz.Ancak, davalı bankanın da para alıp satan bir tacir olduğu kar elde etme amacına yönelik faaliyette bulunduğu, davacıya yapılan fiili ödemenin de TL. olduğu dikkate alındığında, mahkemece, sözleşme tarihinde TL.bazında kullandırılan benzer kredilere uygulanan ortalama faiz oranlarının araştırılması ve davacının erken ödeme tarihteki borcu bulunarak yine erken ödeme sebebiyle yapılması gerekli indirim de uzman bilirkişi vasıtası ile tespit edilerek hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.SONUÇYukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 21.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.