Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4109 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4738 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, eski hale iade davası sonunda, yerel mahkemece davanın usulden reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve eski hale getirme isteklerine ilişkin olup; 50 parsel sayılı taşınmazda paydaş bulunan davacı, üçüncü kişi konumundaki davalı aleyhine eldeki davayı açmıştır.Mahkemece, davacı ve davalı tarafları düzeltmek için verilen kesin sürede herhangi bir işlem yapılmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.Hemen belirtilmelidir ki, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun “Paydaşlardan her biri, bölünemeyen ortak menfaatlerin korunmasını diğer paydaşları temsilen sağlayabilir.” şeklindeki 693/son maddesi uyarınca, paylı mülkiyet üzere kayıtlı olan taşınmazda her bir paydaşın taşınmaza el atmanın önlenmesi davası açabileceği açıktır.Diğer taraftan, elatmanın önlenmesi istekli davaların doğrudan bu eylemi gerçekleştiren kişi ya da kişiler aleyhine açılabileceği, davalı sıfatı yükleneceklerin komşu parsellerden birinin kayıt maliki olmalarının aranmayacağı kuşkusuzdur.Hâl böyle olunca, işin esasının değerlendirilerek gerekli araştırma yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.