DAVA : Davacı, maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R IA) Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili özetle ; müvekkili ile davalı arasında düzenlenen sözleşme gereğince davalının müvekkil dershane ile hizmet akdi imzaladığını, sözleşmenin gereği olarak başka bir yerde çalışamayacağını, aksi halde tazminat ödeyeceğini, ancak davalının işi bırakarak başka bir kurum ile anlaşma yaparak çalıştığını bu nedenle açılan davanın kabulüne müvekilinin uğradığı zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.B) Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili cevap dilekçesinde ; öncelikle yetki itirazında bulunduklarını ve davacı ile aralarında Edirne iş mahkemesinde davaları bulunduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak; davanın reddine karar verilmiştir.D) Temyiz:Kararı, davacı şirket temyiz etmiştir.E) Gerekçe:Dava, 6098 Sayılı T.B.K'nın 444.maddesinde düzenlenen işçinin rekabet yasağından kaynaklanan gelir kaybı ve cezai şart istemine ilişkindir. 6102 Sayılı ........ maddesi uyarınca, 818 Sayılı BK'nın 348. maddesinden ...........kaynaklanan davalar tarafların sıfatına bakılmaksızın mutlak ticari davalardan olup, sözü edilen maddede İş Kanunu'nun kapsamında kalan "rekabet yasağına" dair uyuşmazlıkların bundan müstesna olduğu yolunda bir hüküm bulunmadığından, İş Kanunu kapsamında olanlarda İş Mahkemeleri, diğerlerinde ise genel mahkeme (ticaret mahkemesi) görevlidir şeklinde bir ayrıma da gidilemez. Davanın mutlak ticari dava olarak kabulünde güdülen amaç ticari sır kavramının ticaret mahkemesince değerlendirilmesidir. Bu itibarla, davanın ............ görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, rekabet yasağı ile özen ve sadakat borcunun ihlalinden doğduğu ileri sürülen tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, öncelikle dikkate alınması gereken husus uyuşmazlığın 4857 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda iş mahkemesinin görevli olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 1. maddesine göre, iş mahkemelerinin görevi “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş sözleşmesinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi”dir.İş sözleşmesinin devamı sırasında rekabet yasağının ihlali şeklindeki sadakatsizlik iş mahkemesinde görülecek bir davanın konusunu oluşturur. Bu rekabet yasağının sözleşmeden veya kanundan kaynaklanmasının hukuki sonuçları ile aynıdır.İş görme ve sadakat borçları, açıkça kararlaştırılmasa bile her iş sözleşmesinde vardır. Rekabet etmeme borcu ise, ancak iş sözleşmesi taraflarının açıkça kararlaştırmaları halinde ortaya çıkar. Bundan başka, iş görme ve sadakat borçlarının yerine getirilmesi sadece sözleşmenin yürürlüğü sırasında söz konusudur. Buna karşılık BK’nunda düzenlenmiş olan rekabet etmeme borcu ise iş sözleşmesinden sonraki süre içinde yerine getirilir. Rekabet etmeme yükümüne ilişkin sözleşmenin yazılı şekilde yapılması, iş ve süre ile sınırlandırılmış olması, işçinin ekonomik geleceğini hakkaniyete aykırı olarak tehlikeye sokmaması ve işçinin reşit olması gerekir. İş sözleşmesi devam ederken, işçinin rekabet sayılacak davranışları ise “doğrulukve bağlılığa uymayan davranışlar olup ”İş Kanunu’nun 25/II-e kapsamına girer ve işveren için haklı fesih nedeni oluşturur. Rekabet yasağına aykırı hareket edilmesi halinde ise işçi, BK.nun 351.maddesi gereğince zararı tazmin ile mükelleftir İş akdinin devamı sırasında işçinin sadakat borcundan kaynaklanan rekabet etmeme yasağına aykırılık halinde, bu tür davalara bakmakla görevli mahkeme iş mahkemesidir. İş akdinin sona ermesinden sonra rekabet yasağına aykırı hareket edilmesi halinde ise, buna dayalı olarak açılacak dava niteliği itibariyle 818 sayılı BK’nun 348. maddesi kapsamına girmekle ve bu kapsamdaki davalar........maddesinin açık hükmü karşısında tarafların sıfatına bakılmaksızın mutlak ticari davalardan olmakla, bu tür davaların ticaret mahkemesinde incelenip karara bağlanması gerekir. Böylece iş ve ticaret mahkemelerinin görev alanlarına ilişkin kıstaslar ortaya konulduğuna göre, yapılan açıklamalar ışığında, somut olay irdelenerek, eldeki davanın 6098 sayılı ............... 440 ve devamı maddeleri kapsamında değerlendirilip değerlendirilmeyeceğinin ve buna göre de davaya bakmakla görevli mahkemenin hangisi olduğunun belirlenmesi gerekir.Davalının rekabet yasağını ihlal eden davranışının iş akdinin sona ermesinden sonraki döneme ilişkin bulunduğu; bu davranışın, hizmet akdinin sona ermesinden sonra gerçekleşen rekabet yasağına aykırılığı düzenleyen, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 444 ve 447 maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği açıktır. Bu kapsamda yer alan uyuşmazlıklara ilişkin davaların ise, 6102 sayılı .................... 4/1-c. maddesi gereğince mutlak ticari dava niteliği taşıdığında duraksama bulunmamaktadır. Mutlak ticari davaların görülme yeri ise, açık biçimde ticaret mahkemeleridir. .................. 27.02.2013 Tarih .......-........... Karar sayılı ilamıda hizmet sözleşmesinin sona ermesinden sonra gerçekleşen rekabet yasağına aykırılığı düzenleyen 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 444 ve 447 maddeleri . değerlendirilmesi gereken uyuşmazlıklara ilişkin davaların 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu 4/1-c. gereğince mutlak ticari dava niteliği taşıdığı ve mutlak ticari davaların görülme yerinin ise, açık biçimde ticaret mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında ki 01.07.2011 tarihli iş sözleşmesinde davalının aylık ücretinin 4.000,00-TL. Olduğu, ayrıca girdiği guruplardan % alacağı ve sözleşmenin 10 yıl süreli olduğu, sözleşme süresinin bitiminden önce davalının kurumdan ayrıldığı takdirde iki yıl süre ile Edirne ili dahilinde görev yapmayacağının kararlaştırıldığı, Davacının 11.06.2012 tarihli ihtarname ile taraflar arasında imzalanan sözleşmenin şartlarına ilişkin ihtar gönderdiği,sözleşmede kararlaştırılan ücret ve yüzdelerin dışında başkaca ödeme yapılmayacağı,başka bir kurumda çalışma durumunda tazminat davası açılacağının bildirildiği, davalının 04.07.02012 tarihli ihtarname ile sigorta primlerinin eksik yatırıldığı ve fazla mesai ile hafta tatili ücretlerinin ödenmediğinden bahisle iş sözleşmesini feshettiği, davalının sözleşmede belirtilen iki yıllık süre dolmadan.........ilinde danışmanlık merkezi açarak öğretmenlik faaliyetine devam ettiği ve davacı işverenin uğradığı zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat talepli dava açtığı anlaşılmakla, Mahkemece davanın reddine karar verilmiş ise de; davalının rekabet yasağını ihlal eden davranışının iş akdinin sona ermesinden sonraki döneme ilişkin bulunduğu; bu davranışın, hizmet akdinin sona ermesinden sonra gerçekleşen rekabet yasağına aykırılığı düzenleyen, 6098 sayılı .............. 444 ve 447 maddeleri .............. kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu davanın mutlak ticari nitelikte olduğu ve bu tür davaların görülme yerinin ................olduğu açıktır.Açıklanan nedenlerle, mahkemece mutlak şekilde ticaret mahkemelerinin görevine giren davada görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek hüküm kurulması hatalı olup bozma nedenidir.F)Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.