Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4028 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 2962 - Esas Yıl 2012





Borçlu itirazında; alacaklı vekili tarafından Karacabey Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2009/896 Esas, 2011/607 Karar sayılı ilamının dayanağının işçi alacağı olup hükmedilen kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının net ya da brut olduğunun belirtilmediği, takibe konu ilama esas teşkil eden bilirkişi raporunda 16.114.39 TL kıdem tazminatı ile 1.710.17 TL ihbar tazminatlarının brut olduğunun açıkça ifade edildiğini, asıl alacak olarak talep edilen kıdem ve ihbar tazminatları miktarının iptaline ve brut-net farkının tespit edilerek aradaki firkin iptaline karar verilmesini ve buna göre fazla istenen kıdem tazminatı faizinin düzeltilmesini, ayrıca icra emrinde ihbar tazminatına dava ve ıslah tarihlerinden itibaren iki ayrı hesaplamayla faiz işletilmesi gerekirken tek kalem hesaplama yapılarak faiz işletilmesi usul ve yasaya aykırı olduğundan takibin iptalini talep etmiştir.193 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu'nun 94.61.103 ve 104.maddeleri gereğince, ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin, ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğu borçlu işverene aittir. Bir başka deyişle alacaklı, ilam konusu bedelden bu kesintilerin düşülmesinden sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabilir. Ancak ilamda açıkça net olduğu belirtilmemiş ise bunun da brut miktar olduğunun kabulü gerekmektedir.Ayrıca takibe dayanak yapılan ilamda, hükmedilen kıdem tazminatının bankalarca uygulanan en yüksek mevduat faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Kararın uygulanması gereken kısmı hüküm fıkrasıdır.HGK'nın 20.09.2006 tarih, 12-594/534 Sayılı kararında da vurgulandığı üzere, bu durumda mahkemece yapılacak iş, tarafların bildirdiği bankalardan hakkın doğduğu tarihten itibaren, birer yıllık devreler halinde bankalarca mevduata fiilen uygulanan en yüksek faiz oranının “sorulması” ve hakkın doğduğu tarihten itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarlarının bilirkişi raporuyla belirlenmesi” şeklinde olacaktır.O halde, taraflarca bildirilen bankalardan fiili uygulamaları gösteren faiz oranları sorularak dosya içine konulduktan sonra alacak kalemlerinin açıklandığı gibi net miktarının bulunup kıdem tazminatına bildirilen banka faizlerinin ve ihbar tazminatına da yasal faiz uygulanarak Yargıtay denetimine elverişli şekilde rapor hazırlanması için bilirkişiye başvurularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme yapılarak yazılı gerekçeyle şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇBorçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının yukarda yazılı sebeplerle BOZULMASINA 10.05.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.