MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : İstihkakYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından duruşmalı olarak istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, duruşma istemi değerden reddedilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:K A R A RDavacı 3.kişi vekili, 17.01.2012 tarihinde haczedilen malların vekil edenine ait olduğunu ileri sürerek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına ve mahcuzların değerinin %15'inden az olmamak üzere tazminata karar verilmesini istemiştir.Davalı alacaklı vekili, davacı ile borçlu şirket arasındaki makine satışının alacaklılardan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı yapıldığını, aksi kanaatte dahi borçlu ile üçüncü kişi arasındaki ilişkinin işyeri devri niteliğinde olduğunu, taraflar arasındaki bu ilişki kapsamında daha önceden verilmiş Mahkeme ve Yargıtay kararları olduğunu savunarak davanın reddi ile %40'dan az olmamak üzere tazminatın davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı borçlu şirket temsilcisi, yargılama oturumlarına katılmamış ve davaya cevap vermemiştir.Mahkemece; ispat edildiği gerekçesiyle davanın kabulüne; dava konusu mal üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı alacaklı tarafından temyiz edilmiştir.Dava; İİK'nun 96 ve devamı maddeleri gereğince açılmış 3.kişinin istihkak davasına ilişkindir.Dosya kapsamından ve Daire'ye gelen davacısının eldeki dosyanın davacısı ve davalılardan birinin icra takip dosyası borçlusu olan (icra dosyasındaki alacaklılar farklıdır) diğer dosyalara yansıyan bilgi ve belgelere göre; davalı borçlunun dava konusu makine dışında otuz adet makinesini icra takibine konu borcun doğumundan sonra davacı 3.kişiyesattığı, borçlu şirket çalışanlarından bir kısmının makinelerin devrinden sonra davacı şirkette çalışmaya başladığı, davacı üçüncü kişi şirket ile davalı borçlu şirketin faaliyet konularının aynı olduğu, bu kapsamda üçüncü kişi şirket ile borçlu şirket arasındaki ilişkinin borçluya ait işyerindeki ticari emtianın mühim bir kısmının devri niteliğinde olduğu, devrin İİK'nun 44. maddesinde belirtilen şartlarda yapıldığının iddia ve ispatlanamadığı, davacı 3.kişinin devredilen işyerinin borçlarından TBK 202 md.(BK 179.) madde gereğince sorumlu olacağı ve bu sorumluluğun devralan şirketin tüm mal varlığı ile olduğu, başka bir anlatımla sorumluluğun sadece devralınan makinelerle sınırlı olmadığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi isabetsiz olmuştur.Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün İİK'nun 366. HUMK'nun 428. maddeleri gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 24,30 TL peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 12.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.