Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3904 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 3107 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ : ESKİŞEHİR 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 27/11/2008NUMARASI : 2007/444-2008/404Taraflar arasında görülen davada;Davacı, maliki bulunduğu 68 sayılı parseldeki 8 numaralı bağımsız bölümün bir odasının projeye aykırı biçimde davalıya ait 9 numaralı bağımsız bölüme katılmış olduğunu öğrendiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesini ve 5 yıllık ecrimisilin tahsilini ve odanın kendisine teslimini istemiştir.Davalı, 8 numaralı dairenin davacıdan önceki maliki olan davacının oğlu H.S.'ın bu daireyi, bir odasının 9 numaralı daireye katıldığını bilerek aldığını, bununla ilgili tadilat projesi de düzenlendiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, tapuya verilmeyen tadilat projesinin davacıyı bağlamayacağı gerekçesiyle, elatmanın önlenmesine, çekişmeli kısmın davacıya teslimine ve kısmen ecrimisile karar verilmiştir.Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden, 68 sayılı parseldeki kat iritfakı kurulu 8 ve 9 numaralı dairelerin M.C.ve müştereklerine ait iken, 8 numaralı dairenin bir odasının 9 numaralı daireye katıldığı ve genişletilmiş haliyle 2.3.2007'de davalı M.e satıldığı, 8 numaralı daireyi de 1.3.1990 tarihinde davacının oğlu H.un satın aldığı; öte yandan bu değişiklik konusunda tadilat projesi düzenlendiği ancak tapuya yansıtılmadığı, böylece fiili durum ile tapudaki onaylı proje arasında farklılık meydana geldiği görülmektedir.Davacı F.8 numaralı daireyi 3.9.1996'da oğlu H.dan satın almış ve 9 numaralı daireye katılan ancak tapudaki onaylı projeye göre kendisine ait 8 numaralı daire kapsamında kalan oda bakımından 19.11.2007 tarihinde eldeki davayı açmıştır.Mahkemece, elatmanın önlenmesine, çekişmeli kısmın davacıya teslimine ve kısmen ecrimisile karar verilmiştir.Ne varki, eski hale getirme sonucunu doğuracak olan “çekişmeli kısmın davacıya teslimine” ilişkin kararın telafisi güç zarara yol açabileceği açıktır. Nitekim davalı taraf karar duruşmasından bir önceki duruşmada tadilat projesine geçerlilik kazandırmak ve kaydı düzelttirmek amacıyla dava açmak için süre istemiş, mahkemece bu yönde bir ara kararı oluşturulmamıştır. Her ne kadar gerekçeli kararda, davalı tarafın dava açması için makul sürenin geçtiği ancak dava açmadığı belirtilmişse de, talebe rağmen Müeyyidesi de açıklanmak suretiyle usulü dairesinde ara kararı oluşturulmamış olması esasen taraflar arasındaki çekişmenin de tadilat projesinin kayda yansıtılmasıyla mümkün olacağı karşısında bu konuda olanak tanınmamasının isabetli olduğu düşünülemeyeceği gibi söylenemez.Hal böyle olunca, tadilat projesinin kayda yansıtılmasına yönelik dava açması için davalı tarafa imkan tanınması, açtığı takdirde sonucunun beklenmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Davalının, temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.