Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 390 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4907 - Esas Yıl 2015





TALEP:Muhafaza görevini kötüye kullanmak suçundan sanık ...'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 289/1, 62, 50/1-a ve 52/2-4. maddeleri gereğince iki kez 1.500.00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dairSulh Ceza (Kapatılan) Mahkemesinin tarihli ve sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.Dosya kapsamına göre, haczedilip yediemin olarak sanığa teslim edilen ev eşyalarının eşiyle birlikte sahibi bulunması nedeniyle TCK’nın 289. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi uyarınca, sanığın cezasından yarı oranında indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığının 11.05.2015 tarih ve 94660652-105-34-11731- 2014/9313/29974 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.05.2015 tarih ve 2015/183174 sayılı tebliğnamesi ile bozma talep edilmiş olmakla dosya incelenerek gereği düşünüldü:TÜRK MİLLETİ ADINAI) Olay:İcra Müdürlüğü sayılı dosyasında yapılan haciz işlemi esnasında 29.03.2011 günü ihtarat yapılarak yediemin olarak sanığa söz konusu menkullerin teslim edildiği, 11.05.2011 tarihinde menkul malların satışa çıkartıldığı ve katılan şirketin menkul malları alacağına mahsuben satın aldığı gerekli tüm harç ve masrafları ödediği, menkul malların teslimi için sanığın adresine gelindiğinde 14.06.2011 tarihinde adresin kapalı olduğu tespit edilen olayda Sulh Ceza Mahkemesinin tarih, kararı ile sanık hakkında TCK'nın 289/1, 62, TCK 50/1-a, 52/2-4 maddeleri uyarınca iki kez 1.500 TL adli para cezası ile mahkumiyetine dair verilen karar temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmıştır.II) Kanun yararına bozma istemine ilişkin uyuşmazlığın kapsamı:Dosya kapsamına göre, haczedilip yediemin olarak sanığa teslim edilen ev eşyalarının eşiyle birlikte sahibi bulunması nedeniyle TCK’nın 289. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesi uyarınca, sanığın cezasından yarı oranında indirim yapılması gerektiğine ilişkindir../..III) Hukuksal Değerlendirme:TCK'nın 289. maddesinin birinci fıkrasının son cümlesinde “Kişinin bu malın sahibi olması halinde, verilecek ceza yarı oranında indirilir.” hükmü düzenlenmiştir.İncelenen dosya kapsamına göre haczedilip yediemin olarak sanığa teslim edilen ev eşyalarının eşiyle birlikte sahip bulunması nedeniyle TCK'nın 289/1-son cümlesi uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesis edilmesinde,İsabet görülmediğinden anılan kararın kanun yararına bozulmasına karar verilmesi uygun görülmüştür.IV) Sonuç ve karar:Yukarıda açıklanan nedenlerle; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, Sulh Ceza Mahkemesinin tarih, kararının CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca bozma nedenine göre uygulama yapılarak;Muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan verilen temel cezanın, hükümlünün bu malın sahibi olması nedeniyle TCK’nın 289/1-2. cümlesi uyarınca yarı oranında indirilerek 1 ay 15 gün hapis ve 45 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, TCK’nın 62. maddesinin uygulanması ile cezası 1/6 oranında indirilerek 1 ay 7 gün hapis ve 37 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına, kısa süreli hapis cezası TCK’nın 50/1-a ve 52/2. maddeleri uyarınca günlüğü takdiren 20 TL’den adli para cezasına çevrilmesi ile sonuç olarak 740 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına; 37 gün adli para cezası ise TCK’nın 52/2. maddesine göre günlüğü takdiren 20 TL’den hesaplanmak suretiyle sonuç olarak 740 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, kararın diğer kısımlarının aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 02.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.