Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3891 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 13564 - Esas Yıl 2009
MAHKEMESİ : KÜÇÜKÇEKMECE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 09/07/2009NUMARASI : 2007/447-2009/345Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, 2938 parsel sayılı taşınmazda paydaş olduklarını, Küçükçekmece Belediyesinin taşınmazda imar uygulaması yaparak parselin yüzölçümünün 277.5 m2'den 210 m2'ye düşürüldüğünü ve anılan imar uygulamasının İdare Mahkemesi kararıyla iptal edilerek kesinleştiğini, Küçükçekmece Belediye Encümenince geri dönüşüm için karar alındığını, davalıların ilk encümen kararı sonrası taşınmaza bina yaptıklarını ve binanın dava konusu olan alana tecavüzlü olduğunu ileri sürerek, davalılar adına yolsuz olarak kalan 67.5m2'lik alanlı kısım için tapu iptal ve tescil ile tecavüzlü binanın yıkımına ve ecrimisile karar verilmesi isteminde bulunmuşlardır. Davalılar, davanın reddi ile savunma yoluyla temliken tescil istemişlerdir.Mahkemece, müdahale olgusunun sabit olduğu gerekçesiyle el atmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteminin kabulüne karar verilmiştir.Karar, davalılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 6.4.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edilen vekili Avukat M. Ö. geldi,davetiye tebliğine rağmen temyiz eden vekili Avukat gelmedi,yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi . tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:Dava, tapu iptal, tescil, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece,el atmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerinin kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu 7956 parsel sayılı taşınmazın 2938 nolu kadastral parselin imar şuyulandırmasından oluştuğu ve kayden davacılara , buna komşu olan 7957 imar parselinin ise davalılar ile birlikte dava dışı kişilere ait olduğu her iki parselin öncesini teşkil eden kadastral parsellerde davalıların kendi parseline yapmış oldukları binanın davacılara ait kadastral parsele taşkın olduğu, imar uygulaması neticesinde binanın müstakilen özgülenen parsel içerisinde bırakıldığı ancak imar uygulamasının açılan dava sonucu İdari Yargı yerinde iptal edilerek kesinleştiği anlaşılmaktaHemen belirtilmelidir ki, imar parselinin oluşumunun hukuki dayanağı olan idari tasarrufun iptal edilmesiyle imar parselinin yolsuz tescil durumuna düşeceği ve açılacak olan iptal ve tescil davası ile de yeniden kadastral çap ve mülkiyet durumuna dönüştürüleceği tartışmasızdır.Esasen davacılarda eldeki davada tapu iptal ve tescil istekleriyle bu durumu amaçlamışlardır. Davadaki el atmanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteklerinin ve savunma yoluyla getirilen temliken tescil isteğinin imar parseline ilişkin sicil kaydının iptali ve kadastral mülkiyet durumunun yeniden ihyası sonucu dinlenilebilir hale geleceğinde kuşku yoktur.Oysa Mahkemece, tapu iptal ve tescil isteği yönünden bir hüküm kurulmamıştır.Öyle ise, verilen kararın yasal olduğunu ve dosya kapsamı özellikle istek ve savunmaya uygun düştüğünü söyleyebilme olanağı yoktur.Kabule göre de davacının kadastral parseline geri dönülmeden (eski) 2938 kadastral parsel esas alınarak hüküm kurulması da doğru değildir.Hal böyle olunca, davalıların temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, her nekadar davacılar vekili Avukatlık Ücreti yönünden kararın düzeltilerek onaylanmasını istemiş ise de, usulü dairesinde bir temyiz itirazı bulunmadığından ve ayrıca bozma sebebine göre istek yönünden bir karar verilmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,6.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.