Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 379 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 9889 - Esas Yıl 2009





Dosya içinde bulunan nüfus kaydına göre, S.B.'nin nüfusa 14/01/1966 tarihinde tescil edildiği görülmüştür. Bir kimsenin doğmadan nüfusa tescili mümkün olmadığı halde, doğum tarihinin 05/06/1970 olarak düzeltilmesi nüfus kayıtlarında çelişki meydana getirmektedir. Hakim , nüfus kayıtlarında düzeltme yapılmasına karar verirken, bu kayıtlar arasında çelişki meydana getirmemek ve hayatın olağan akışına ters düşecek durumlara yol açmamaya özen göstermek zorunda olup, bu hususa uyulmaması usul ve yasaya aykırı bulunmuştur. Diğer taraftan, dava hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 1587 sayılı Nüfus Kanunu'nun 46. Maddesi hükmüne göre nüfus kayıtlarının düzeltilmesine ilişkin davalarda Cumhuriyet Savcısı ile nüfus müdürü veya memurunun bulunması ve kararın onların önünde verilmesi zorunludur. Benzer bir düzenlemeye Nüfus Kanunu'nu yürürlükten kaldıran, 29/04/2006 tarih 26153 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36/1-a maddesinde de yer verilmiştir. İncelenen dosyadan, davalı Nüfus Müdürlüğü temsilcisinin duruşmaların bir kısmına iştirak etmediği anlaşılmıştır. Mahkemenin oluşumuna ilişkin açıklanan yasa hükmü dikkate alınmadan, nüfus idaresi temsilcisinin yokluğunda yargılama yapılması da doğru bulunmamıştır.Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK'un 427. Maddesi gereğince sonuca etkili olmamak kaydıyla kanun yararına BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 21/01/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.