Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3670 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1574 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 1 - 2013/135048MAHKEMESİ : B.. M..TARİHİ VE NO : 14/03/2013,2012/183 (E) ve 2013/91 (K)SUÇ : Kasten öldürmeTÜRK MİLLETİ ADINAToplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık İ.. K..'in kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, bozma nedeni saklı kalmak kaydı ile cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin takdiri indirim uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,Ancak;a-Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık İsmail'in maktül ve temyiz dışı sanık Kadir'i önceden arayarak gece vardiyasında çalıştıkları mermer fabrikasının iş çıkışı onları arabası ile aldığı ve diğer arkadaşlarını evlerine bıraktıktan sonra üçünün beraber araba ile gezerek alkol aldıkları, girdikleri yolda aracın tekerlerinin çukura düşmesi nedeni ile çekici çağırdıkları, temyiz dışı sanık Kadir'i çekiciyi beklemesi için yol ayırımında bırakan maktül ve sanığın birlikte tepelik bölgeye tırmandıkları sırada telefon ile konuşan maktülün moralinin bozulduğu, sanığın aksi ispatlanamayan istikrarlı savunmasına göre; maktülün kendisine "neden canın sıkıldı" diyen sanığa küfür etmesi üzerine sanığın bıçakla ve taş ile vurmak sureti ile maktülü öldürdüğü ortaya olayda;Sanığın tüm aşamalarda tekrarlandığı maktülün küfür ettiği yönündeki savunması nedeni ile sanık lehine tahrik hükümlerin uygulanıp uygulanmayacağının Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde tartışılması gerektiğini düşünmeksizin, yalnızca sanığın kovuşturma evresinde eklediği cinsel ilişki teklifi savunmasının doğruluğu üzerinden değerlendirme yapılmak sureti ile CMK.nun 230-1-b maddesine aykırı davranılması,B-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 53.maddesinin uygulanması sırasında 53/1-c maddesindeki kendi alt soyu dışındakiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından kısıtlılık süresinin cezanın infazının tamamlanmasına kadar devam edeceğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş olup sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden re'sen de temyize tabi olan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 01/07/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.