Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;Gereği görüşülüp düşünüldü:Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;1)Kasten yaralama suçu yönünden, katılan A.. İ.. hakkında, ortopedi uzmanı tarafından düzenlenen Sivas Devlet hastanesinin 17/07/2012 tarihli geçici adli raporunda mevcut yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği açıklandığı halde, aynı kuruma ait beyin cerrahi uzmanı tarafından düzenlenen 18/07/2012 tarihli kesin adli raporda yaralanmanın basit tıbbi müdahale ile giderilebileceğinin açıklanması karşısında, katılanın ait tüm tedavi evraklarının adli tıp kurumuna gönderilerek raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi yönünde aldırılacak rapor sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,2) Hakaret suçu yönünden; hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Olay günü sanığın, katılana hitaben “gel lan buraya ablan nerede” şeklindeki kaba sözlerin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici nitelikte olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi,3)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK'nin 53. maddesinde belirtilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.