MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.KARARDavacı, davalı tarafından kendisine avukatlık hizmeti için vekaletname verildiğini, davalının ağabeyi ....’den ve davalının yöneticisi ve ortağı olduğu şirketlerden satın aldığı taşınmazların boşaltılıp teslimi davalı tarafça gerçekleştirilmediğinden ve söz konusu taşınmazların davalı ve işbirlikçileri tarafından haksız ve hukuka aykırı olarak işgal edildiğinden, davalı ve dava dışı diğer şahıslar aleyhine ..... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/175 Esas ve .... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/160 Esas sayılı dosyaları ile dava açtığını, bunun üzerine davalı tarafından .... Noterliği’nin 11.03.2013 tarihli azilnamesi ile azledildiğini, buna rağmen .... İcra Müdürlüğü’nün 2006/10278 sayılı icra dosyasındaki akdi ve karşı yan vekalet ücretinin kendisine ödenmediğini ileri sürerek ıslahen 92.960,00 TL’nin davalıdan faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davalı davanın reddini dilemiştir.Mahkemece davanın kabulü ile 92.960,00 TL vekalet alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, vekalet ücreti alacağına ilişkin olup, davacı, davalının kendisini .... Noterliği’nin 11.03.2013 tarihli azilnamesi ile azlettiğini, bununla birlikte ... İcra Müdürlüğü’nün 2006/10278 sayılı icra dosyasındaki akdi ve karşı yan vekalet ücretinin kendisine ödenmediğini ileri sürerek ıslahen 92.960,00 TL’nin davalıdan faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiş, davalı .... İcra Müdürlüğü’nün 2006/10278 sayılı icra dosyasındaki takibin 2006 yılında başladığını, davacı ile aralarındaki vekalet ilişkisi devam ederken davacının, kendisi, ailesi ve ortağı olduğu şirketler aleyhine muhtelif davalar açtığını, bu nedenle aralarındaki güvenin sona erdiğini, yaptığı şikayet üzerine verilen soruşturma izni neticesinde; davacı hakkında .... Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/182 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, azlin haklı olduğunu savunarak davanın reddini dilemiş; Mahkemece Avukatlık Kanunu’un 165.maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Avukatlık Kanunu’nun, 174. maddesinde, “Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir.Somut uyuşmazlığa ilişkin olarak, Hukukçu bilirkişi tarafından düzenlenen 09.03.2014 tarihli bilirkişi raporu ve 29.04.2014 tarihli ek bilirkişi raporda; azlin haklı olup olmadığına ilişkin bir değerlendirme yapılmamış olup sadece hesaplama yapılmıştır. Bilirkişi raporu bu haliyle eksik incelemeye dayalı olup raporun hükme esas alınması mümkün olmadığı gibi Mahkemece de, tarafların azile ilişkin delillerinden; davalının sözünü ettiği ve azil nedeni olarak gösterdiği tüm dava dosyaları toplanmamış, davalının yaptığı şikayet üzerine verilen soruşturma izni neticesinde davacı hakkında açıldığı iddia edilen .... Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2014/182 Esas sayılı dosyası getirtilmemiş, azil nedenleri ve haklı olup olmadığı tartışılmamış, azlin haklı mı yoksa haksız mı olduğu açıklanmadan eksik bilirkişi raporuna dayanılarak davacının alacaklı olduğu kanaatine varıldığı belirtilip hüküm tesis edilmiştir. Hal böyle olunca; mahkemece, tarafların tüm delilleri toplanarak azil nedenleri ile ilgili ayrı ayrı inceleme ve değerlendirme yapılmak suretiyle azlin haklı olup olmadığı irdelenerek gerekirse denetime açık bilirkişi raporu alınarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 1.587,55 TL harcın istek halinde iadesine, 24/11/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.