İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : İzmir 6. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/11/2014NUMARASI : 2013/1034-2014/967Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.Dava, hor kullanma tazminatının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı vekili, dava dışı .. ile davalılar T.. T.. ve C.. Ç.. yine dava dışı dört doktor daha olmak üzere toplam altı doktor arasında 15.11.2010 tarihli 10 yıl süreli kira sözleşmesi bulunduğunu, davacının davaya konu kiralananı 12.10.2012 tarihinde satın aldığını, dava dışı kiracılar ..'un 06.08.2012'de ihtar çekerek 14.11.2012 tarihinde taşınmazı tahliye edeceklerini bildirdiklerini, davalı T.. T..'ın da 16.11.2012 tarihinde ihtar çekerek 15.02.2013 tarihinde tahliye edeceğini bildirdiğini, son olarak davalı C.. Ç..'ın da 26.07.2013 tarihinde kiralananı tahliye edip anahtarın teslim alındığını, davacının teslim tutanağında olağan kullanım dışındaki hasarlara ilişkin haklarını saklı tuttuğunu, 01.08.2013 tarihinde tespit yaptırılıp 26.196 TL hasar ve eski hale getirme bedeli belirlendiğini, bu miktarın tahsili için takip yaptıklarını davalıların takibe itiraz ettiklerini, tespit raporunda belirtilen kiralananın yandaki dükkanla birleştirilmesinden dolayı 2.500 TL duvar örülmesi masrafını davada istemediklerini belirterek kalan miktar üzerinden davalıların itirazının iptali ile icra inkar tazminatının tahsili isteminde bulunmuştur. Her iki davalı itiraz ve yargılama sırasındaki savunmalarında sözleşmenin kendileri dışında dört doktorla daha imzalandığını, bu doktorların da davaya dahil edilmesi gerektiğini, diğer dört doktorun daha önce tahliye etmesinin onları sorumluluktan kurtarmayacağını, taşınmazdaki değişikliklerin sözleşmenin 3. maddesindeki düzenleme uyarınca eski malik tarafından yapıldığını bu nedenle kendilerine eski hale getirme nedeniyle sorumluluk yüklenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuşlar, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm davacı vekilince davanın dayanağının sözleşmeye aykırılık teşkil eden hor kullanımdan kaynaklı zararlar olduğu, tespit dosyasında da tespit edilen sözleşmeye aykırı hor kullanımdan kaynaklı zararların tazmini gerektiği belirtilerek temyiz edilmiştir.Taraflar arasında 15.11.2010 tarihli, 10 yıl süreli kira sözleşmesi düzenlendiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşme eski malikle davalılar ve dava dışı doktorlarla imzalanmış, davacı taşınmazı 12.10.2012 tarihinde satın almıştır. Sözleşmeye göre kiralanan aile hekimliği olarak kullanılacak yine sözleşmenin 3. maddesine göre '' Mal sahibinin sözleşmeye konu olan bina bölümlerinin İl Sağlık Müdürlüğü ve Sağlık Bakanlığı standartlarına uygun hale getirmek ve bununla ilgili kiracının taleplerini kiralama başlamadanönce yerine getirmekle yükümlü olduğu, 5. maddesine göre ise sözleşmenin kesin hale dönüştürülmesinin bina ile ilgili tadilatın mal sahibi tarafından yerine getirilmesiyle ve tadilatın bitirilmesi ve eksiksiz teslimi ile başlayacağı ve kira bedelinin de bu tarihten sonra ödeneceği '' düzenlemeleri bulunmaktadır. Sözleşmeye göre tadilatın kiraya veren tarafından yapılacağı belirtilmiş ise de davadaki istek esasen kiralananın hor kullanılmasından doğan tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda uzman bilirkişiden rapor alınarak kiralanandaki zararların hor kullanmadan mı, olağan kullanmadan mı kaynaklandığının belirlenmesi ve oluşacak sonuca göre davacının bu kalem isteği hakkında hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre de karar da redde ilişkin gerekçe bulunmayıp gerekçesiz hüküm kurulması da doğru değildir.Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.