Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3378 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4390 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiDAVA TÜRÜ : ŞikayetYukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:KARARBorçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda, vekil edeni aleyhine başlatılan ilama dayalı takipte haczedilen taşınmazda vekil edeni, eşi ve oğlunun birlikte oturduğunu, başkaca evinin olmadığını, taşınmazın haczedilemeyeceğini ileri sürerek haczin kaldırılmasını istemiştir.Mahkemece, söz konusu haciz işleminden takip borçlusu davacının annesinin vekili olarak daha önce açılan 2013/251 Esas numaralı dosya ile İİK'nun 82. maddesine dayalı şikayet dolayısıyla haberdar olunduğu gerekçesiyle yasal süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm, borçlu vekilince temyiz edilmiştir.Nevşehir İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/251 Esas sayılı dosyasında meskeniyet şikayetinde bulunan...vekiline şikayete konu haciz hakkında tebliğ yapılmış olması ve aynı vekilin davacı ... vekili olması ...'ün de hacizden haberdar olduğunun kabulünü gerektirmez. Borçlu...'ün hacizden haberdar olduğuna ilişkin olarak dosyada bilgi ve belge bulunmadığından şikayetin süresinde olduğunun kabulü gerekir. O halde, meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü ile işin esası incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle hükmün İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 09.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.