Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 33149 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29590 - Esas Yıl 2014





Gereği görüşülüp düşünüldü:CMK.nun 225/1. maddesinde yer alan "hüküm, ancak iddianamede unsurları gösterilen suça ilişkin fiil ve fail hakkında verilir" hükmü ile aynı maddenin ikinci fıkrasında yer alan ''Mahkeme, fiilin nitelendirilmesinde iddia ve savunmalarla bağlı değildir'' hükmüne göre iddianamenin anlatım bölümünde sanığın dört adet sahte kredi kartı kullandığı ve üzerinde iki adet sahte kredi kartının bulunduğunun belirtilmiş olması karşısında, iddianameye konu tüm kredi kartlarıyla ilgili hüküm kurulması gerekirken mükerrer cezalandırmaya da sebep olabilecek şekilde üç kredi kartı bakımından hüküm kurulmayarak suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiş ise de; anılan kartlarla ilgili mahallinde hüküm kurulması mümkün görülmüştür.1- TCK.nun 245/2. maddesinde düzenlenen sahte kredi kartı üretmek suçu ile 3. fıkrada yer alan sahte kredi kartının kullanılarak menfaat sağlanması birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olup, sanığa atılı başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek üretilmiş sahte banka veya kredi kartı bulundurma ve değişik zamanlarda birden çok kez kullanma eyleminde suçun mağdurunun kartı üreten banka ya da finans kuruluşu olması nedeniyle, kartı çıkaran banka sayısınca ve ayrı ayrı TCK.nun 245/2. ve TCK.nun 245/3. maddelerinde yazılı suçların oluşacağı aynı bankaya ait birden fazla kartın üretilmesi halinde bu suçtan dolayı 43. maddenin uygulanması gerektiği, aynı bankaya ait kartların birden fazla kullanılması halinde ise zincirleme biçimde yararlanma suçunun oluştuğu gözetilerek, sanığın kullandığı anlaşılan dört sahte kredi kartına ait sliplerin ve sanığın üzerinde ele geçirilen iki adet sahte kredi kartının Bankalararası Kart Merkezine gönderilip suça konu altı kredi kartının ait bulunduğu bankalar saptandıktan sonra sonu- cuna göre sanığın, hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,2- Kabul ve Uygulamaya göre;a) Temel ceza tayin olunurken hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınan birim gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi suretiyle çelişkiye neden olunması,b) 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesi uygulanmasında sanığın maddenin 1. fıkrasında sayılan hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, bu yoksunluğun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıve- rilmesine kadar, diğer hakları yönünden ise hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar sürmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin sanığın ceza miktarı bakımından kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326. maddeleri gereğince (BOZULMASINA), 26.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.