Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 32325 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 38921 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 9. İŞ MAHKEMESİ (KADIKÖY 3. İŞ)TARİHİ : 13/09/2012NUMARASI : 2011/297-2012/744DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ikramiye, sosyal haklar, eşitlik ilkesine aykırı davranış tazminatı ile fark ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:Y A R G I T A Y K A R A R IA)Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin davalıya ait işyerinde 23.12.1993-01.11.2010 tarihleri arasında işyeri hekimi olarak kısmi zamanlı çalışma yaptığını, 23.12.1993 tarihinde yürürlükte olan 2368 sayılı yasa ile, kamuda tam gün çalışmalarını sürdüren tabiplerin, bu çalışmalarının yanı sıra özel sektörde de kısmi zamanlı çalışma yapabileceklerine izin verildiğini, 5947 sayılı yasa ile 2368 sayılı Kanunun ilgili hükümleri ilga edildiğinden iş akdinin mücbir sebep neticesinde 01.11.2010 tarihinde sona erdiğini, müvekkilinin ücretlerinin davalı işveren tarafından 2010 yılı başından itibaren ilgili kanunun emredici hükümlerine aykırı olarak aşağı indirildiğini belirterek kıdem tazminatı, ikramiye, sosyal haklar, eşitlik ilkesine aykırı davranış tazminatı, fark ücret alacağı olmak üzere toplam 9.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.B)Davalı Cevabının Özeti:Davalı vekili cevap dilekçesi ile: davacının 25.10.2010 tarihli ihtarnamesi ile 01.11.2010 tarihinde geçilecek aile hekimliği uygulaması çerçevesinde 27.10.2010 tarihinde işyerinden ayrıldığını, davacının müvekkili işyerinde haftanın 5 günü 17:30-18:30 saatleri arasında aylık 2.293,00 TL ücret ile çalıştığını, iş akdinin davacı tarafından feshedildiğinden kıdem tazminatına hak kazanamayacağını, iş yerinde iddia edildiği şekilde sosyal yardım uygulamasının bulunmadığını, izinlerini kullandığını, ücretin uzun süredir Tabipler Odasının belirlediği ücretten düşük olmasına rağmen davacı tarafça ihtirazı kayıtsız olarak tahsil edildiğini, talebin iyiniyetle bağdaşmadığını, taleplerin zaman aşımına uğradığını belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.C)Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın reddine karar verilmiştir.D)Temyiz:Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.E)Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davacı, davalı işveren ile arasında düzenlenen işyeri hekimliği sözleşmesini ilk olarak 31/05/2010 tarihinde ihtarname ile ve kamuda çalışan doktorların başka bir yerde görev almasını engelleyen 5947 sayılı Yasa uyarınca 30/07/2010 tarihi itibariyle feshedeceğini bildirmiş olup, fesih iradesi açıklandıktan sonra davacının aile hekimliği için başvuruda bulunması fesih olgusunu ortadan kaldırmaz. Kaldı ki, anılan yasal düzenleme uyarınca kamuda çalışan hekimlerin başka bir iş yapamayacakları amir hüküm olarak da kabul edilmiştir. Bu durumda davacının hizmet ilişkisinin devamı esnasında ortaya çıkan mücbir sebep halinin kabulü ve buna göre kıdem tazminatı talebinin kabulü gerekirken reddi hatalıdır.F)Sonuç:Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 03.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.