MAHKEMESİ : KADIKÖY 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 07/07/2011NUMARASI : 2010/6-2011/331Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, mirasbırakanları M.. S...'un mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvzaaalı olarak, 25 yıl nikahsız birlikte yaşadığı davalının mirasbırakanı olan N.. Ç..'a .. ada ..rseldeki 2 nolu bağımsız bölümünü satış suretiyle, 8 ay sonra da .. ada .. parseldeki 4 nolu bağımsız bölümünü ölünceye kadar bakım akdi ile temlik ettiğini, aksine davalının mirasbırakanı N.'un bizzat kendisinin bakıma muhtaç olduğunu ileri sürüp, tapu kayıtlarının iptali ile hisseleri oranında adlarına tescilini istemişlerdir.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, mirasbırakan tarafından ölünceye kadar bakım akdi ile yapılan tasarrufun gerçek olduğunun satış işleminin ise danışıklı olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacılar ve davalı vekilleri tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 20.3.2012 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat gelmedi, diğer temyiz eden vekili Avukat H.. D.. geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkin olup mahkemece, satışa konu edilen 2 no' lu bağımsız bölüm bakımından davanın kabulüne, ölünceye kadar bakım akdine konu teşkil eden 4 no'lu bağımsız bölüm yönünden de davanın reddine karar verilmiştir.Gerçekten de, hakkındaki dava reddedilen 4 no'lu bağımsız bölümün BK'nun 511 ve takip eden maddelerinde öngörülen ivazlı akitle devredildiği ve bakım karşılığı olduğu, bu taşınmazın temlikinin muvazaa ile illetli bulunmadığı mahkemece isabetle değerlendirilen deliller neticesinde davanın reddine karar verilmiş olması doğrudur. Davacıların tüm temyiz itirazlarının reddine. Davalının 2 no'lu bağımsız bölüme yönelik temyiz itirazına gelince; anılan taşınmazın 5.5.2001 tarihinde ölen M..'ye ait iken 29.11.1991 tarihinde intifaı ipka edilerek çıplak mülkiyetinin davalı Ş..'nin mirasbırakanı ( babası ) N..'a satış suretiyle temlik edildiği ve N.'un ölümü ile tek mirasçısının davalı kızı Ş..'nin kaldığı kayden sabittir. Davacılar, M...'nin kardeşinin çocuğu ve kardeş torunlarıdır. Davalının mirasbırakan M.. ile irs ilişkisi yoktur. Ancak, babası N.., M.. ile 25 yıl süre ile gayriresmi yaşayan kişidir. Davacılar, satışa konu edilen bu taşınmaz bakımından mal kaçırma amacıyla temlikin gerçekleştirildiğini ileri sürerek eldeki davayı açmışlar, mahkemece de, iddianın sübut bulduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Oysa, davacılar TMK' nun 506 maddesi kapsamında saklı pay sahibi olarak sayılan kişilerden olmayıp M..'nin çocuksuz ölümü sebebiyle kanuni mirasçı durumundadırlar.Hemen belirtilmelidir ki, mirasbırakanın mal kaçırma iradesi bulunsa idi davacıların hukuki konumları gözetilerek temlikin satış yoluyla değil, bağış şeklinde gerçekleştirilmesi gerekirdi. Böylesi bir durumda da, davacıların tenkis davası açma haklarının bulunmayacağında kuşku yoktur. Her ne kadar, bedeller arasında fark var ise de, bu husus başlı başına muvazaa olgusunun varlığını göstermez. Kaldı ki, tüm dosya kapsamından 25 yıl süreyle birlikte yaşadığı davalının murisi N..'a m.. duygularıyla yapılmış bir temlik olduğu anlaşılmaktadır.Öyle ise, bu taşınmaz hakkındaki davanın da reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirmelerle yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması isabetsizdir.Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK.'nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.12.2011 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraflardan davalı vekili için 900.00.-TL. duruşma avukatlık parasının yine temyiz eden duruşmaya katılmayan karşı taraftan alınmasına, 20.3.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.