DAVA : Davacı-karşı davalı, kıdem tazminatı ile ücret alacaklarının ödetilmesine, davalı-karşı davacı şirket ise ihbar tazminatı alacaklarının karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkemece, asıl davanın kabulüne, karşı davanın ise reddine karar verilmiştir.Hüküm süresi içinde davalı-karşı davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: A) Davacı-Karşı Davalı İsteminin Özeti:Davacı-karşı davalı, asli görevinin yanı sıra ekstruder, laminasyon, dar dokuma, polietilen, iplik büküm bölümlerinin sorumlulukları ve görevlerinin yüklendiğini, bu görevler nedeniyle kendisine ek ücret ödenmediğini, söz konusu ek görevler nedeniyle genel müdürden ek ücret talep ettiğini, ancak davalı işverenlikçe kabul edilmemesi sebebiyle ek görevlerde çalışma istemediğini bildirmesi üzerine genel müdür tarafından alt personeli yanında hakarete uğradığı gerekçesiyle iş akdini haklı nedenle feshettiğiniileri sürerek, kıdem tazminatı ile ödenmeyen ücret alacaklarının ödenmesini istemiştir. B) Davalı- Karşı Davacı Cevabının Özeti:Davalı- karşı davacı, davacının haklı bir sebep olmadan 28.05.2012 tarihinde istifa ettiğini, davacının şirkete sunduğu istifa dilekçesinde genel müdürlük makamının söylediğini iddia ettiği "... ne işe yarıyor ki" şeklinde davacının yüzüne karşı böyle bir ifade kullanılmadığını savunarak davanın reddini ve karşı dava olarak da ihbar tazminatının davacı-karşı davalı işçiden tahsilini talep etmiştir.C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının, davalıya ait işyerinde 09.11.2009 tarihli belirli süreli iş sözleşmesi ile “DÜZ DOKUMA VE YUVARLAK DOKUMA” görevi ile “ Üretim Sorumlusu “ olarak çalışmakta iken, tanık beyanlarına göre, ... isimli çalışanın üretim planlama bölümüne geçmesi üzerine, bu çalışanın yapmış olduğu “ EKSTRÜDER. İPLİK BÜKÜM VE LAMİNASYON” görevinin de davacıya ilave olarak verildiği, davacının verilen ek görevleri kabul ederek, ortalama 3 ay süre ile bu şekilde çalıştığı, davacı tanığı olarak dinlenen ...’nin beyanına göre, davacının ek görevler için kendisinden ek ücret talebinde bulunduğu, kendisinin de bu durumu Yönetime ileteceğini söylediği ve ...’nin bu durumu yönetime ilettiğinde, yönetimin kendisine davacı için biraz daha sabretmesini söyleyerek "zaten ne iş yapıyor ki" diye söylediği, bu konuşmayı duyan başka bir çalışanın bu duyduklarını davacıya anlatması üzerine, davacının davalı işverene gönderdiği Noterliğinin 28.05.2012 tarih ve 10886 yevmiye nolu ihtarnamesi ile genel müdür tarafından şahsına üretim personelinin duyabileceği şekilde “... ne iş yapıyor ki “ sözü üzerine, kendisine onur kırıcı ithamla kişilik haklarına saldırıda bulunduğu gerekçesiyle, iş akdini İş Kanunu’nun 24/II-c bendi uyarınca Ahlak ve İyiniyet Kurallarına uymayan haller ve benzeri nedenlerle feshettiği, feshin haklı nedene dayandığı gerekçesi ile davacı-karşı davalının davasının kabulüne, davalı- karşı davacının davasının reddine karar verilmiştirD) Temyiz:Karar, davalı- karşı davacı vekilince temyiz edilmiştir.E) Gerekçe:1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle, kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı- karşı davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.2- Taraflar arasında, iş sözleşmenin işçi tarafından haklı nedenle feshedilip edilmediği ihtilaf konusudur.4857 sayılı İş Kanunu’nun 24/II. b. Maddesinde “işverenin işçinin şeref ve haysiyetine dokunacak şekilde sözler söylemesi” işçi açısında haklı fesih hakkı olarak düzenlemiştir. Bu sözlerin işveren veya işveren vekili konumundaki kişilerce söylenmesi ve işçinin şeref ve hasiyetine dokunması gerekir. Yapıcı ve objektif ölçüler içerisinde belirli bir uzmanlık alanı ile ilgili eleştiri ya da işçinin performansı ya da uygunsuzluklara ilişkin eleştiri söz konusu olduğunda, bu sözlerin şeref ve haysiyetedokunduğundan söz etmemek gerekir.Dosya içeriğine göre, zam uygulaması yapılması ile ilgili işveren vekilinin, davacı-karşı davalıya gıyabında "zaten ne iş yapıyor ki ben ona fazla para vereyim" sözler söylemiştir. Söylenen sözün davacının performansına ilişkin eleştiri mahiyetindedir. Bu sözlerin şeref ve haysiyetedokunduğundan söz edilemez. Davacı-karşı davalı işçinin iş sözleşmesini feshetmesi haklı nedene dayanmamaktadır. Bu nedenle davacı-karşı davalının kıdem tazminatı talebinin reddine, davalı-karşı davacının ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi gerekir. Yazılı şekilde hüküm verilmesi hatalıdır.F) Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.