MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :1- Alacaklının temyiz itirazlarının incelenmesinde;Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklının temyiz itirazlarının REDDİNE;2- Borçlunun temyiz itirazlarına gelince;İcra mahkemesince imzaya itirazın kabulüne karar verilmesi halinde, İİK. nun 170/4. maddesinde, senedi takibe koymada kötü niyeti veya ağır kusuru bulunduğu takdirde, alacaklının takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminat ve %10’u para cezasından sorumlu tutulacağı hüküm altına alınmıştır.Somut olayda, Adli Tıp Kurumu’nun 11.05.2015 tarihli raporunda, “imzaya itiraz edenin imzası” ile “takibe konu senetteki imzaların” aynı elden çıktıklarını gösterir yeterli nitelikte bulgu saptanmadığı belirtmiş olup, bilirkişi raporunun bu haliyle takibe konu senetteki imzanın “itiraz eden borçluya” ait olmadığı yönünde kesin kanaat bildirdiğinin kabulü gerekir.Öte yandan icra takibinin dayanağı olan bonoda alacaklının lehdar olup, borçlunun ise keşideci olduğu görülmektedir. Bu durumda, lehdar ile imzaya itirazı kabul edilen keşideci doğrudan ilişki içinde olduğundan keşideci imzasının adı geçene ait olup olmadığını bilebilecek durumdadır. Keşideci imzasının borçlunun eli ürünü olduğunu kontrol etmeden ya da imzanın huzurunda atılmasını sağlamadan bonoyu alan alacaklı imzaya itirazı kabul edilene karşı başlattığı takipte en azından ağır kusurlu kabul edileceğinden tazminat ile sorumlu tutulması gerekir.O halde mahkemece alacaklı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile bu yöndeki istemin reddine karar verilmesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.