Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2931 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5085 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESTaraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacılar vekili dava dilekçesinde; 07.06.2012 tarihinde, davalıya ait elektrik kablosunun kopması sonucu çıkan yangında, davacılardan...'nın 4 nolu evindeki tüm eşyalar ile 16 BNC 87 plakalı 2005 model Wolswagen Caddy marka aracın tamamen yandığını, 08.06.2012 tarihli yangın raporunda belirtilen eşyaların dışında mutfak tüpleri ile birlikte bir ailenin kullanabileceği tüm ev eşyaları ile rapora yansımayan çayır biçme motoru ve kaynak makinasının da yanarak kullanılamaz hale geldiğini, davacı ...'nin eşi, diğer davacı ...'nin de bu yangından olumsuz olarak etkilendiğini, yanma tehlikesi geçirdiğini, davacı ...'ın da keza evi ile birlikte 15 balya saman, 6 metrelik 6 adet su borusu ve 4 tane yeni ahşap oda kapısı ve ev eşyalarının yandığını, davacı ...'in ise, bu yangında evinin, ev eşyalarının ve ceket cebinde bulunan 250 TL parasının yandığını, kendisinin de yanmaktan son anda kurtulduğunu beyan ederek, müvekillerinden ... Caka için 50.000,00 TL maddi, 25.000,00 TL manevi, davacı ... Caka için 25.000 TL manevi, ...için 10.000 Tl maddi, 25.000,00 TL manevi ve diğer davacı ... için de 10.000 TL maddi ve 5.000,00 TL manevi tazminatın, yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, taleplerini ıslah ile artırmışlardır.Davalı vekili cevap dilekçesinde; yangının elektrik kablosundan çıktığına dair delil bulunmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile de, hatların bakım, koruma ve gözetim yükümlülüğünün 3. kişilere ait olması nedeni ile olayda kusurlarının bulunmadığını beyan ederek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece; davacı ... Caka yönünden 21.580,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi, davacı ... yönünden 52.715,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi, davacı ... Caka yönünden 55.665,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi olmak üzere maddi ve manevi tazminatların davalıdan alınarak davacılara verilmesine, davacı ... Caka'nın 5.000,00 TL manevi tazminatının dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,davacılardan ...Caka için 50.000,00 TL maddi 5.000,00 TL manevi...için 10.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi, ... için 10.000,00 TL maddi, 5.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren, bakiye kısmı için ıslah tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin taleplerin reddine karar verilmiş, verilen bu karar süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin ise, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.Ancak;1-Bina bedelleri yönünden; dosyada mevcut bilirkişi raporunda, dava tarihi itibariyle ve yıpranma payları dikkate alınarak hesaplama yapılmış, mahkeme tarafından da, bu hesaplamalar dikkate alınarak hüküm tesisi cihetine gidilmiştir.Oysa ki; olay haksız fiilden kaynaklanmakta olup, olayın meydana geldiği tarihteki değerler dikkate alınarak, binaların olay tarihi itibariyle hesaplanacak bedellerine hükmedilmesi gerekirken, dava tarihindeki değerler esas alınarak hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.2- Davacı ... Caka'ya ait olan yangında hasar gören araç bedeli yönünden; hükme esas alınan bilirkişi raporunda, araç değerinin 25.000 TL olduğu bildirilmiştir. Ne var ki; bu değerin hangi tarih itibariyle, kaçıncı el değeri olduğuna ilişkin bir açıklama raporda yer almamaktadır. Bu rapora göre, araç değerine hükmedilmesi de doğru değildir.Hal böyle olunca mahkemece, davacı ... Caka'ya ait ve yangında hasar gören aracın olay tarihi itibariyle rayiç değerinin, uzman bilirkişi vasıtası ile tespit edilerek, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesis doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.3- Davacılara ait olan ve yangında zarar gören ev eşyalarının değeri yönünden ise; yine mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tazminine karar verilen ev eşyalarının hangi tarih itibariyle değerinin tespit edildiği ve bu değerin 2. el değeri olup olmadığı anlaşılamamaktadır. Rapor, bu hali ile eksik, yetersiz ve Yargıtay denetimine açık değildir.Bu durumda mahkemece, ehil bilirkişiden davacılara ait ve tazmini gereken ev eşyalarının, olay tarihi itibariyle 2. el değerlerinin tespit edilip, bu değerler üzerinden tazminata karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.