MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı dilekçesinde;davalılar ile ortak murisleri olan ...'ın 07.02.2009 tarihli vasiyetnamesi ile ilgili vasiyetnamede belirttiği taşınmazları kendisine vasiyet ettiğini,murisin vasiyetnamesinin Amasra Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2009/306 Esas sayılı dosyasında açılıp okunduğunu belirterek,murise ait vasiyetnamenin tenfizini talep ve dava etmiştir.Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.Mahkemece;davacının yapılan ihtara rağmen gider avansını ve eksik harcı süresinde ikmal etmediği gerekçe gösterilerek dava şartı yokluğundan HMK'nun 115/2 maddesi uyarınca davanın reddine karar verilmiş,hüküm süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmiştir.Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı HMK.nun 334-340.maddelerinde düzenlenmiştir.Adli yardımın kapsamının düzenlendiği HMK'nun 335. maddesinde ;'' (1) Adli yardım kararı, ilgiliye, aşağıdaki hususları sağlar:a) Yapılacak tüm yargılama ve takip giderlerinden geçici olarak muafiyet.b) Yargılama ve takip giderleri için teminat göstermekten muafiyet.c) Dava ve icra takibi sırasında yapılması gereken tüm giderlerin Devlet tarafından avans olarak ödenmesi.ç) Davanın avukat ile takibi gerekiyorsa, ücreti sonradan ödenmek üzere bir avukat temini.(2) Mahkeme, talepte bulunanın, yukarıdaki bentlerde düzenlenen hususlardan bir kısmından yararlanmasına da karar verebilir.(3) Adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder.''düzenlemesi yer almaktadır.Aynı kanunun 336/3 maddesinde ;''Kanun yollarına başvuru sırasında adli yardım talebi bölge adliye mahkemesine veya Yargıtay'a yapılır''denilmektedir.Yine aynı kanunun 337/1-2 maddesinde ise;''(1) Mahkeme, adli yardım talebi hakkında duruşma yapmaksızın karar verebilir.(2) Adli yardım talebinin kabul veya reddine ilişkin kararlara karşı kanun yoluna başvurulamaz. Ancak, adli yardım talebi reddedilirse, sonradan gerçekleşen bir sebebe dayanılarak tekrar talepte bulunulabilir.'' düzenlemeleri yer almaktadır.Somut olayda;mahkemece davaya konu taşınmazlara ilişkin keşif icra edildiği, 19.06.2013 tarihli celsede davacı tarafa HMK'nun 120/2 maddesi gereğince eksik gider avansını ve eksik harcı ikmal etmesi için iki haftalık kesin süre verildiği ihtarında bulunulduğu,davacı tarafça 18.09.2013 tarihinde adli yardım talepli dilekçe sunulduğu,mahkemece 18.09.2013 tarihli celsede ise davacının adli yardım talebine ilişkin araştırma yapılması yönünde Yenipazar İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne müzekkere yazıldığı ve müzekkere cevabının bila ikmal döndüğü,bir sonraki celse olan 07.10.2013 tarihli celsede ise mahkemece davacı tarafça verilen kesin süreye rağmen gider avansı ile eksik harcın süresinde ikmal edilmediği gerekçe gösterilerek HMK'nun 115/2 maddesi uyarınca davanın reddine karar verildiği,ancak bu karar öncesinde davacının adli yardım talebine ilişkin olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden hüküm tesisi yoluna gidildiği anlaşılmaktadır.Hal böyle olunca mahkemece;yukarıdaki açıklamalar ve yasa maddeleri gözetilerek davacının 18.09.2013 tarihli celsede adli yardım talebinde bulunduğu dikkate alınarak davacının bu talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeli,nitekim adli yardım talebinin kabulü halinde davacının HMK'nun 335/1 maddesi uyarınca gider avansı ve harçlardan da sorumlu olmayacağının gözetilmesi,talebin reddi halinde ise davacıya gider avansı ve eksik harcı ikmal etmesi için usulüne uygun süre verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırma,yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 01.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.