Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2865 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10398 - Esas Yıl 2013
Davacı vekili müvekkiline ait taşınmazın 13.02.2006 tarihli sözleşme ile davalıya kiraya verildiğini, davalının kiralananda kullanma amacına uygun bir takım tadilatlar yapıldığını, sözleşmede yapılan tadilatların kira süresi sonunda eski hale getirileceğini kararlaştırıldığını, davalının kiralananı 05.07.2010 tarihinde tahliye ettiğini, eski hale getirme maliyetinin 26.580 TL hesaplandığını belirterek fazlaya ilişkin hakkı saklı olmak üzere 26.580 TL eski hale getirme bedeli ve bu süreye ilişkin 7.650 TL kazanç kaybını tahsilini istemiştir. Davalı vekili ise; davacını sözleşmeden ve yasadan kaynaklanan yükümlülüklerine yerine getirmediğini bu nedenle sözleşmenin haklı gerekçe ile fesh edilerek kiralanın 30.06.2010 tarihinde tahliye edildiğini, taşınmazın dershane olarak işletilmek üzere kiralandığını, ancak davacının yapılan tadilatların proje kapsamına alınması için kendisine düşen yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kiralanan da yaptırılan tespitin tek yanlı olup müvekkili aleyhine delil teşkil etmeyeceğini, taşınmazın yapı kullanma izni bulunmadığını, yapılan tadilatların kiralana değer kattığını, kazanç kaybı iddiasının yasal dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece davacının ıslah talebi de nazara alınarak 26.580 TL eski hale getirme bedeli ve 15.300TL kazanç kaybı yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.Davada dayanılan ve hükme esas alınan kira sözleşmesi 01.03.2006 başlangıç tarihli olup 4 yıl 4 ay sürelidir. Zemin ve iki normal kattan oluşan taşınmaz davalıya dershane olarak işletilmek üzere kiraya verilmiştir. Sözleşmede davalıya kullanım amacına uygun tadilat ve değişiklik yapma izni verilmiştir. Ayrıca sözleşmenin 2.maddesinde mecurun kira süresi sonunda ilk haline dönüştürüleceği kararlaştırılmıştır. Tahliyeli müteakip kiralana da yaptırılan delil tespitinde; bilirkişi tarafından davalının projesine göre binada yaptığı değişiklikler belirlenmiş ve bu değişikliklere ilişkin eski hale getirme bedeli süresi raporda gösterilmiştir. 6099 sayılı TBK'nın 334.maddesi hükmü uyarınca kiracı kiralananı ne durumda teslim almışsa, kira sözleşmesinin bitiminde o durumda geri vermekle yükümlüdür. Bu yasal düzenleme yanında kira sözleşmesinde de kira süresinin sonunda taşınmazın ilk haline dönüştürüleceği kararlaştırılmış olup geri verme borcu kapsamındaki bu yükümlülüğün ihlali kiracı yönünden tazminat sorumluluğunu gerektirir. Somut olayda mahkemece davalı kiracının sorumluluğunun tespiti bakımından mahallinde yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporunda; taşınmazın hali hazırda pansiyon olarak işletildiği ve tahliye sonrası kısmen eski hale getirilmiş olduğu, katlardaki salon, odalar ve mutfakların pansiyon odası olarak kullanıldığı, mevcut kullanım şekline göre bazı unsurların eski hale getirilmesine ihtiyaç kalmadığı belirtilmiştir. Mahkemece kiralananın hali hazır kullanım şekline göre eski hale getirme gereksinimini ortadan kalkan unsurların davalının sorumluluğuna etkisi (eski hale getirme bedeli ve süresi yönünden) üzerinde durulmamıştır. Hükme esas alanın bilirkişi raporu belirtilen yönler itibari ile eksik ve denetime elverişli değildir. Öte yandan eski hale getirme süresine ilişkin kazanç kaybının da mahrum kalınan kira geliri üzerinden hesap edilmesi gerekirken taşınmazın pansiyon olarak işletilmesinden elde edilecek gelir üzerinden hesaplanması da doğru değildir. Mahkemece belirtilen bu yönler üzerinde durulmaksızın yazılı şekilde hüküm verilmesi hatalı olup hüküm bu nedenle bozulmalıdır.SONUÇYukarıda 2nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100sayılı HMK'ya 6217 Sayılı Kanun'la eklenen geçici 3.Madde hükmü gözetilerek HUMK'un 428. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.