Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2853 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14788 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ : ........ Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Dolandırıcılık, özel belgede sahtecilikDolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın .........da eleman olarak çalışırken, katılan şirket adına, şirketi temsile yetkili şirket müdürü ......'ye atfen onun yerine sahte imza ile ......., ......, ......, ......., ...... ve ..... GSM numaralı kurumsal abonelik sözleşmesi tanzim edip, söz konusu hatların ilgili GSM şirketince açılmasını sağladığı bu suretle üzerine atılı suçları işlediği iddia edilen olayda;Dosya kapsamına göre, sanık savunmasında, ...... Ltd. Şti.nin abone olduğu ....., ......., ......, ......, ......., ............. nolu ..... hatlarını ..... eleman olarak çalışırken kendisinin abonelik sözleşmesini tanzim ettiğini, abonelik sözleşmesini tanzim ederken ..... şirketinin yetkilisi ...... söz konusu abonelik sözleşmesindeki .... kaşesinin üzerine imzasını attığını beyan etmesine karşılık katılanın beyanında, sözkonusu hatların kendisi adına açıldığını gelen icra takipleri ile öğrendiğini, kaşenin şirketin kaşesi olmadığını bunun da sahte olduğunu ve bu sözleşmelere imza atmadığını beyan ettiği, dosyada soruşturma aşamasında alınan raporda sözleşmelerde yer alan imzanın katılanın el ürünü olduğunun belirlenemediğinin bildirildiği, mahkemece alınan raporda ise sadece 2 hattın incelenerek, ...... nolu hat sözleşmesinin katılanın el ürünü olmadığı ancak..... nolu hat sözleşmesindeki imzanın katılanın el ürünü olduğunun kabulü gerektiğinin bildirildiği, bu şekilde raporla arasında çelişki bulunduğu ve şirket kaşesinin sahteliğinin tesbit edilmemiş olduğunun anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tesbiti açısından, sanığın çalıştığı 2007 yılında işyeri yetkilisi ile diğer çalışanların beyanlarına başvurularak olaya ilişkin bilgi ve görgülerinin alınması, sözleşmede gösterilen adresin kolluk araştırmasıyla tesbit edilerek, hatların ne şekilde, kime teslim edildiği ve teslim belgesi bulunup bulunmadığının araştırılması ile şirketin kaşe örneği alınarak, tüm hat sözleşmelerinin yeniden Adli Tıp Kurumu İlgili İhtisas Dairesine gönderilerek sözleşmede yer alan kaşe ve imzanın kimin el ürünü olduğunun belirlenmesi ve özel belgede sahtecilik suçu yönünden, hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesindeki suçu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmadan, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.