Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2773 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15198 - Esas Yıl 2013





Davacı tarafından, davalı aleyhine 23.03.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü;KARARDava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.Davacılar vekili, davacıların müşterek murisleri A.G. ile davalı arasında akdedilen Gaziosmanpaşa Noterliğinin 09.05.1966 tarihli ve 4949 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile dava konusu 487 ada 5 parseldeki 1/3 hissesinin satışını vaat ettiğini, satış bedelinin davalıya ödendiğini ve taşınmazın zilyetliğinin davacıya verildiğini, ancak taşınmazın ferağının verilmediğini belirterek davalıya ait payın iptali ile davacılar adına tescilini talep etmiştir.Davalı Hazine vekili, 4721 sayılı TMK'nın 501.maddesi gereği Hazine-nin mirasçılığının tespiti için veraset ilamı alınması gerektiğinden bahisle davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu taşınmazda davalı adına kayıtlı olan payın iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmiştir.Hükmü, Hazine vekili veraset ilamı alınıp Hazinenin mirasçılığı sabit olmadan karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesi ile temyiz etmiştir.4721 sayılı TMK'nın 501. maddesi “Mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası Devlete geçer” şeklinde düzenlenmiştir. Mirasın Devlete geçmesi murisin birinci, ikinci ve üçüncü derece mirasçısının bulunmamasına bağlıdır. Bunun söylenebilmesi için bütün araştırma yolları tüketilmelidir. Davada sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için davalı H.A.'nın nüfus kaydının ve adresinin belirlenmesi bunun için tapu kaydına esas akit tablosunun getirtilmesi, buradaki (kendisine ve yakınlarına ilişkin) nüfus kayıt bilgileri ve adresinin Tapu Müdürlüğü'nden sorulması gerekir. Ayrıca zabıta aracılığı ile adres ve nüfus bilgileri araştırılmalı, mirasçılarının kimlik bilgileri ile adreslere ulaşılmaya çalışılmalı, miras bırakanın mirasçı bırakmaksızın vefat ettiği belirlendiği takdirde son mirasçısının Hazine olacağı düşünülmeli, davacı vekiline veraset ilamı alması için uygun bir mehil ve yetki verilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır.Mahkemece, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇYukarıda açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmünBOZULMASINA,03.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.