Davacı vekili, davalı borçlu İdris aleyhine icra takibi yaptıklarını, borcu karşılayacak malı bulunamadığını ileri sürerek borçlunun, dava konusu taşınmazını davalı Sefa’ya satışına ilişkin tasarrufun iptalini talep ve dava etmiştir.Davalı Sefa vekili davanın reddini savunmuştur.Diğer davalı borçlu usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara gelmemiş ve davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, taşınmazın satışının davalı borçlunun kiracısına yapılmış olmasından dolayı 3. kişi Sefa’nın davalı borçlunun alacaklıdan mal kaçırma ya da alacaklıyı zarara uğratma kastını bilebilecek durumda olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı Sefa vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, davalı 3. kişi durumunda olan Sefa’nın borçlunun uzun yıllardan beri kiracısı olmasına, davalı taşınmazın satışı sırasında taşınmaz üzerindeki takyidatlardan dolayı davalı Sefa’nın sıkıntı yaşayabileceğinin tanık tarafından kendisine bildirilmesine, davalı Sefa’nın olayların gelişimi ve dosya kapsamına nazara alındığında borçlunun mali durumu ile mal kaçırma ya da alacaklıyı zarara uğratma kastını bilebilecek kişilerden olduğunun anlaşılmasına ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı Sefa vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA<karar> ve 644.00 TL kalan harcın temyiz eden davalı Sefa’dan alınmasına 28.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.