Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2744 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 9321 - Esas Yıl 2010





Davacı vekili, davalı şirket ile müvekkili şirket arasında 15.07.2004 tarihli Taşınmaz Satış Tellallığı Sözleşmesi'nin imzalandığını, davalının müvekkili ile yaptığı anlaşmayı yok sayarak taşınmazı üçüncü kişiye satması nedeniyle Tellallık Sözleşmesi uyarınca ödemesi gereken komisyon ve cezai şart alacağının tahsili amacıyla yapılan takibin vaki itiraz üzerine durduğunu belirterek itirazın iptaline, takabin devamına, davalının alacağın %40'ından az olmamak koşuluyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, ticari işlerden kaynaklanan tellallık alacağının bir yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, dolayısıyla davanın zamanaşımına uğradığını, Tellallık Sözleşmesi'nin sona erdiğini, davacının edimini yerine getirmediğini, sözleşmenin yetkili kişiler tarafından imzalanmadığını, davacının tanıtım faaliyetlerinde bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, satış tellallığının Borçlar Kanunu'nda düzenlenmesi nedeniyle TTK'nın uygulanamayacağı, davalının sözleşmeyi ihlal ederek taşınmazı üçüncü kişiye sattığı belirtilerek davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Türk Ticaret Kanununun 106. Maddesine göre “Muamele yapılınca veya mukavele bir şarta bağlı ise şart tahakkuk edince bordroyu vermiş olan tellal ücretini istemek hakkını haizdir. Bu hak muamelenin yapıldığı günden itibaren bir yıl geçince müruru zamana uğrar. Eğer mukavele yapılmaz veya talik olunduğu şart tahakkuk etmezse, tellal, bu işteki teşebbüslerinden dolayı ücret isteyemez. “Anılan Kanun hükmü uyarınca dava konusu alacağın bir yıllık zamanaşımına tabi olduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken, Borçlar Kanunu hükümlerine göre yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.