MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Reşit olmayan kimseyi zorla kaçırıp alıkoymaHÜKÜM : Zorla kaçırıp alıkoyduğu reşit olmayan mağdureyi şehevi harekette bulunmadan kendiliğinden serberst bırakma suçundan mahkûmiyetDÜŞÜNCE : Bozmaİlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Oluşa uygun kabule göre sanığın işlediği zorla kaçırıp alıkoyduğu reşit olmayan mağdureyi şehevi harekette bulunmadan kendiliğinden serbest bırakma suçunun 765 sayılı TCK'nın 432. maddesinde öngörülen cezasının üst sınırı itibariyle aynı Kanunun 102/4, 104/2. maddelerinde belirtilen 7 yıl 6 aylık asli ve ilave dava zamanaşımına tabi bulunduğu ve suç tarihi olan 25.10.2004 ile mahkemece verilen ilk hükümlerin temyiz edilmesi üzerine Dairemizin ... Esas, ... sayılı Kararıyla bozulmasının ardından bozma ilamına uyan mahkemece mahkûmiyet hükmünün kurulduğu 26.06.2013 tarihi arasında söz konusu sürenin dolduğu anlaşıldığından, mahkemece zamanaşımı nedeniyle davanın düşmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması kanuna aykırı, sanık müdafii ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5237 sayılı TCK'nın 7/2. maddesi ile 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanunun 322/1 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri uyarınca bu suçtan görülen kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 18.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.