Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2670 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 12707 - Esas Yıl 2014





Dava dilekçesinde, kısıtlıya ait taşınmazın satışına izin verilmesi istenilmiştir. sulh hukuk mahkemesince davanın kabulüne karar verilerek pazarlıkla satış hakkında karar verilmesi için dosya denetim makamına gönderilmiş, asliye hukuk mahkemesince, satışa izin kararının bozulmasına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Y A R G I T A Y K A R A R ITemyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:Davacı vekili dava dilekçesinde; ...........in 13.01.2014 tarihinde ........... Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/2076 -2014/71 sayılı kararı ile Türk Medeni Kanununun 405. maddesi uyarınca kısıtlanıp kendisine davacının vasi atandığını, davacının kısıtlıya ait 13 parsel sayılı taşınmazın satışı konusunda vesayet makamından izin istemesi üzerine vesayet makamınca 13.01.2014 tarihli ek karar ile istenilen izin verilerek pazarlıkla satış konusunda bir karar verilmek üzere dosyanın denetim makamına gönderildiğini, asliye hukuk mahkemesince usül ve yasaya aykırı olarak satışa izin için gerekçe gösterilmediği gibi satışın kısıtlının menfaatine olup olmadığının anlaşılamadığı gerekçesiyle onay talebin reddine, satışa izin verilmesi kararının bozulmasına karar verildiğini ileri sürerek bu kararın bozulmasını istemiştir.Türk Medeni Kanunu'nun 444. maddesinde, taşınmazların satışı vesayet makamının talimatı uyarınca ve ancak vesayet altındaki kişinin menfaati gerekli kıldığı hâllerde mümkün olacağı, satış, vesayet makamının bu iş için görevlendireceği kişi tarafından vasi de hazır olduğu hâlde açık artırmayla yapılacağı ve ihalenin vesayet makamının onamasıyla tamamlanacağı, ancak denetim makamının, istisnaî olarak özel durumları, taşınmazın niteliğini veya değerinin azlığını gözönüne alarak pazarlıkla satışa da karar verebileceği; 462. maddesinde ise, taşınmazların alımı, satımı, rehnedilmesi ve bunlar üzerinde başka bir aynî hak kurulması, olağan yönetim ve işletme ihtiyaçları dışında kalan taşınır veya diğer hak ve değerlerin alımı, satımı, devri ve rehnedilmesi gibi hâllerde vesayet makamının izninin gerektiği hükme bağlanmış, 463. maddesinde de vesayet makamı tarafından verilen kısıtlıya ait taşınmazın satışına izin kararının denetim makamının tasdikine tabi işler arasında sayılmamıştır. Bu hukuki düzenlemeler karşısında; denetim makamının yetkisinin vesayet makamının satış kararı vermesi halinde bunun pazarlıkla satış şeklinde olup olmayacağına ilişkin olup yukarıda yapılan açıklamalar dikkate alındığında, mahkemece, davacı vasiden delilleri sorulup gösterdiği taktirde toplanarak ve gerektiğinde mahallinde keşif yapılarak bilirkişiden rapor alındıktan sonra oluşacak sonuca göre pazarlıkla satış konusunda bir karar verilmesi yerine, taşınmazın satışına izin verilmesi kararının onay talebinin reddine, satışa izin verilmesine dair kararın bozulmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 24.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.