Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2556 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14020 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİDAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİLTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Davalı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ... 'nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;-KARAR-Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve miras payı oranında tescil isteğine ilişkindir.Davacılar, mirasbırakan babaları ...'in 1484 parsel sayılı taşınmazını davalı kızı ...'e satış suretiyle devrettiğini, temliklerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptal ve tescile karar verilmesini istemişlerdir.Davalı, iddiaların doğru olmadığını, işlemin gerçek satış olduğunu, belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; mirasbırakan ... 'in 1484 parsel sayılı taşınmazını 04.02.2008 tarihinde davalı kızına satış suretiyle temlik ettiği, mirasbırakanın 18.11.2010 tarihinde ölümüyle geride mirasçı olarak davacı kızları ..., ... ile birlikte davalı kızı ... ve dava dışı mirasçıları eşi ... ve çocukları ..., ... ile ...'nin kaldıkları tarafların annesi Keziban ile kardeşleri ... ve ...'nın temlikin gerçek satış olduğunu, satış bedelinin davalıdan alındığını bildirdikleri anlaşılmaktadır.1.4.1974 gün 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının mirasbırakanın mal kaçırma amacı ile temlik yaptığının saptanması halinde uygulanabileceği açıktır. Somut olayda davanın kabulü halinde mirasçı sıfatı ile hak sahibi olacak kişiler temlikin satış olduğunu bildirdiklerine göre bu beyanlara itibar edilmesi gerektiği kuşkusuzdur.Bilindiği ve TMK'nun 6. maddesinde düzenlendiği üzere herkes iddiasını ispat etmekle mükelleftir. Tarafların annesi ve kardeşlerinin beyanlarından davalıya yapılan temlikin gerçek satış olduğu murisin mal kaçırma amacı ile hareket etmediği sonucuna varılmaktadır.Hâl böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeler ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.Davalı ...'nin temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine 03.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.