Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından dava dışı borçlu aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ve kesinleşen ilamsız takipte, şikayette bulunan maliki olduğu taşınmaz üzerinde doğmuş ve doğacak borçlardan dolayı 120.000,00 TL bedele kadar alacaklı lehine ipotek tesis edildiğini belirterek üst sınır ipotek limitini aşan reeskont faizi, icra ve harç giderleri ile vekalet ücretine ilişkin kısmın iptali talebinde bulunduğu, mahkemece şikayetçinin talebi hakkında kesinleşen mahkeme kararı bulunduğundan bahisle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.İpotek borçlusu şikayetçi vekilinin, ipotekle sorumlu oldukları miktarın dosyaya depo edildiği belirtilerek, taşınmaz kaydındaki ipoteğin kaldırılmasına ilişkin 28/03/2014 tarihli talebinin İcra Müdürlüğünce; takip talebinden sonra işleyen vekalet ücreti, tahsil harcı ve faizin yatırılmadığı gerekçesiyle reddine ilişkin 31.03.2014 tarihli kararın kaldırılmasına dair şikayeti hakkında, Sakarya 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/135 E.- 2014/156 K. sayılı şikayetin reddine dair kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.Borçlunun yaptığı başvuru limit ipoteğini aşan kısmın iptaline ilişkin şikayettir. Limit aşımına ilişkin şikayet süresiz olarak her zaman ileri sürülebilir.TMK'nun 851. ve 881. maddelerinde ifadesini bulan muhtemel bir alacağın teminatı olarak tesis edilen üst sınır (limit) ipoteğinde, borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan, taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlandırılmıştır. TMK'nun 875. maddesinde belirtilen ve ipotekle teminat altına alınan ana borç, faiz, icra takip giderleri ve taraflarca kararlaştırılan eklentilerden oluşan toplam borç miktarının, bu limiti aşması mümkün değildir. (HGK. 24.05.1989 tarih, 1989/11-294 E, 1989/378 K).Mahkemece, borçlu şikayeti kesin hüküm sebebi ile reddedilmiş ise de, borçlunun Sakarya 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2014/135 E.- 2014/156 K. sayılı dosyasında yaptığı başvuru, İcra Müdürünün işleminin iptaline ilişkin olup, bu iki talebin sebep ve sonuçları farklıdır. Bu nedenle bu İcra Hukuk Mahkemesinin kararı mahkemece inceleme yapılan limit aşımına ilişkin şikayete kesin hüküm teşkil etmez.Bu durumda mahkemece borçlunun limit aşımına ilişkin şikayetinin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.